Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/13956 E. 2019/3953 K. 12.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13956
KARAR NO : 2019/3953
KARAR TARİHİ : 12.06.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : Orman Yönetimi-Hazine

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar, birleşen dosya davacıları ve davalı Hazine vekillerince istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne, duruşma isteminin süresinde olmadığından reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde; … ilçesi, … … mahallesi, … mevkiindeki 185 ada, 43 parsel sayılı 24.934.06 m2 yüzölçümlü müvekkiline ait taşınmazın 26.05.2015 askı tarihinde yapılan 98 nolu Orman Kadastro Komisyon Başkanlığınca yapılan orman kadastro tespiti işlemi ile orman vasfına sokulduğunu beyan ederek; kadastro komisyonunca yapılan tespit işleminin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen … 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/850 Esas- 2015/1165 Karar nolu dosyasında davacı vekilince; müvekkili …’in mirasen hissedarı olduğu … ili, … ilçesi, … Mevkii, … mevkiindeki, 185 ada, 43 parsel sayılı 24.934,06 m2 yüzölçümlü zeytinli tarla vasfındaki taşınmazın, müvekkiliyle birlikte diğer hissedarların tapulu mülkü olduğunu, 98 nolu Orman Kadastro Komisyonunun 6831 sayılı Kanunun 9.maddesine istinaden yaptığı “…fenni hataların düzeltilmesi…” işlemiyle yaklaşık 25 dönümlük zeytinli tarla vasfındaki tapulu mülkün tamamının ölçüm hatası gerekçe gösterilerek bir anda orman vasfına sokulduğunu, düzeltme işleminin eksik ve hatalı olduğunu beyan ederek; yapılan işlemin iptaline, yargılama giderlerinin davalı Ormaan Yönetimine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, alınan rapor uyarınca, 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi uyarınca yapılan, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında aplikasyon, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fennî hataların tesbiti ve düzeltilmesi çalışmasında bir hata bulunmadığı, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde “vasıf ve mülkiyet değişikliği” yapılmadığı gerekçesiyle; açılan davanın mahkemenin 2015/848 Esas sayılı dosyası yönünden reddine, açılan davanın mahkemenin birleşen 2015/850 Esas sayılı dosyasındaki davalı Hazine yönünden husumetten, davalı … Yönetimi yönünden esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar, birleşen dosya davacıları ve davalı Hazine vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava; 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1965 yılında seri bazda yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 30.10.1987 tarihinde ilân edilip kesinleşen dışarıda kalmış ormanların kadastrosu, aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. 2015 yılında ise 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesi kapsamında yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi çalışmaları yapılmış ve 26/05/2015 tarihinde ilan edilmiştir. Yörede genel arazi
kadastrosu ise 766 sayılı Kanuna göre 1970 yılında yapılmış, 1971 yılında ilan edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre davanın, “davalı Hazine yönünden husumetten reddi, davalı … yönünden esastan reddi” yönünde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacı tarafından, davalı Hazineye de husumet yöneltilerek dava açılmasında davalı Hazineye atfedilebilecek bir kusur bulunmamakla, sonuç itibariyle Hazine yönünden davanın husumetten reddine karar verildiğinden, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/3. maddesi gereğince davalı Hazine lehine de vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken mahkemece, Hazine lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ilişkin karar verilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 6. bendindeki “Davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 900,00 TL. vekalet ücretinin birleşen dava davacılarından alınarak davalı Hazineye verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.