Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/13538 E. 2019/50 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13538
KARAR NO : 2019/50
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … ve asli müdahil … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı 09/05/2011 tarihli dava dilekçesi ile; … ili, … ilçesi, … mahallesinde bulunan 30 ada 11 parsel sayılı ve tarla vasıflı … adına kayıtlı olan taşınmazın yaklaşık 3000 m2’lik kısmını zilyetlik devir sözleşmesi ile 2000 yılında devraldığını, yaklaşık 10 yıldır da malik sıfatı ile aralıksız kullandığını, zilyetliği devraldığı kişilerin de 70-80 yıldır bu taşınmazı malik sıfatı ile kullandıklarını iddia ederek, 30 ada 11 parsel sayılı taşınmazın 3000 m2’lik kısmının kendi adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava konusu 30 ada 11 sayılı parselin ifrazı ile oluşan 30 ada 174 sayılı parselin 10.12.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A1) ve (A2) ile gösterilen kısımlarının, 30 ada 175 sayılı parselin (E) harfi ile gösterilen, 30 ada 176 sayılı parselin (B1) ile gösterilen kısımlarının davalı … adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine; davalı … başkanlığı aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş, davacı gerçek kişi ve davalı … tarafından temyiz edilen hükmün Dairenin 11/12/2014 tarih ve 2014/9876 – 10427 E-K sayılı kararıyla bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile (A1) ve (A2), (E) ve (B1) ile gösterilen kısımların davalı … adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmişse de, yeterli inceleme yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; davacı dava konusu taşınmazı … mirasçılarından 2000 yılından önce zilyetlik devir sözleşmesi ile satın aldığını belirterek dava açmış ve zilyetlik devir sözleşmesine dayanmış ise de; davacının satın aldığını iddia ettiği kişinin kök murisi olan … ve arkadaşları tarafından aynı taşınmaz için … …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/45 E. – 1999/226 K. sayılı dosyasında açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2014/430 – 2076 E.K. karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği, bu ilâmda dava konusu taşınmazın %80 eğimli, tarım arazisi olarak kullanılması mümkün olmayan kısmen de çalılık ve ağaçlık alan olduğu ve bu hali ile zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğu belirtilmiş olup, mahkemece verilen davanın reddine ilişkin bu ilâmın temyize konu dosya davacısını da bağlayacağı ve dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğu anlaşıldığına göre, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Bozma kararına karşı davacı gerçek kişi vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş, Dairenin 22/06/2015 tarih ve 2015/5220-6166 E.K. sayılı kararıyla karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra … Belediye Başkanlığı hakkında açılan davanın pasif husumet nedeniyle reddine, davanın reddine, müdahil davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili ve asli müdahil … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil davasıdır.
…- Davacı gerçek kişinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, davacının zilyetliği kendisinden devraldığını iddia ettiği kişinin kök murisi olan … ve arkadaşları tarafından aynı taşınmaz için … …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/45 E. – 1999/226 K. sayılı dosyasında açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verildiği, kararın Dairemizin 2014/430 – 2076 E.K. karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği, bu ilâmda dava konusu taşınmazın %80 eğimli, tarım arazisi olarak kullanılması mümkün olmayan kısmen de çalılık ve ağaçlık alan olduğu ve bu hali ile zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğunun belirlendiğine ve mahkemece bozma kararına uyularak hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı gerçek kişilerin davasının reddine dair hükmün onanmasına karar verilmiştir.
2- Asli Müdahil … Yönetiminin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Davacı gerçek kişi, dava konusu 30 ada 11 parsel içinde yer alan 3000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz hakkında dava açmış, dosyaya celp edilen tapu kaydından taşınmazın aynı ada numarası altında 174, 175 ve 176 parsellere ifraz edildiği anlaşılmış, 2012 yılında yapılan keşif sonucu A1, A2, B1 ve E harfleri ile gösterilen kısımların 174, 175 ve 176 nolu parselde kaldığı, C1 ve D1 ile gösterilen kısımların … vasfıyla … adına tapuda kayıtlı 12 ve 37 nolu parsellerde kaldığı belirlenmiş, dava … Yönetimine ihbar edilmiş, … Yönetimi vekilince 19/06/2013 tarihli dilekçe ile müdahale talebinde bulunulmuş, 19/09/2013 tarihli duruşmada davacı gerçek kişi vekili 12 ve 37 nolu parseller yönünden taleplerinin olmadığını beyan etmiş, aynı duruşmada ara kararıyla … Yönetiminin müdahale talebinin reddine karar verilmiş, yargılama sonunda “A1”, “A2”, “B1” ve “E” harfleri ile gösterilen kısım yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairenin 11/12/2014 tarih ve 2014/9876 – 10427 E.K. sayılı kararıyla taşınmazın zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğunun aynı taşınmaz hakkında eldeki davacının zilyetliği devraldığını ileri sürdüğü kişi tarafından açılan davanın yapılan yargılaması sonucu … …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/45 E. – 1999/226 K. sayılı ilamıyla belirlendiğinden eldeki davanın reddine karar verilmesi gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, bozma kararından sonra … Yönetimi 11.02.2016 havale tarihli dilekçeyle dava konusu taşınmazın … vasfı ile tescili talebiyle davaya müdahil olmuş, mahkemece … Yönetiminin talebi hakkında inceleme ve araştırma yapılmadan ve gerekçe belirtilmeden, sadece yukarıda izah edilen yargılama safahatı anlatılarak müdahil … Yönetiminin davasının reddine karar verilmesi doğru değildir. Zira, dava konusu taşınmaz 174,175 ve 176 parsel sayılı taşınmazlarda “A1”, “A2”, “B1” ve “E” harfleri ile gösterilen kısımlar olduğuna, 6100 sayılı HMK’nın 65/… maddesine göre asli müdahale, yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia edilmesi olduğuna göre … Yönetiminin asli müdahale davasının (6100 sayılı HMK’nın 65/2. maddesi) konusu dava konusu yerler olup bu yerler hakkında yöntemine uygun şekilde … araştırması yapılmadan hüküm kurulamaz.
Bu nedenle, öncelikle yörede … kadastrosu yapılıp yapılmadığı araştırılarak … kadastrosu yapılmış ise buna dair işe başlama, çalışma, işi bitirme, sonuçlandırma, sonuçların askı ilanı ile çekişmeli taşınmazı … sınır noktalarıyla birlikte gösteren orijinal renkli … kadastro haritasının ve bunların yanında en eski tarihli hava fotoğrafları ile bu fotoğraflardan üretilen memleket haritaları bulundukları yerlerden getirdildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen bakanlık ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman … yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir … yüksek mühendisi veya mühendisi, bir jeodezi-fotogrametri mühendisi ve bir harita mühedisi veya tapu fen memurundan oluşturulacak, bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı … Kanununa göre … Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan … Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “… sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, … kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile … kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan … Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan … sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, … kadastrosu, varsa aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet … sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk … kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın … kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumları genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın … sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek, taşınmazın konumu duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, ilk … kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülmeli, çekişmeli taşınmaz tahdit içinde kalmıyor ise o takdirde, 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 7. maddesi uyarınca herhangi bir nedenle … sınırları dışında bırakılmış ormanların yapılacak … kadastrosu ile her zaman … sınırları içine alınabileceği gözetilerek eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi … olan bir yerin üzerindeki … bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt … toprağının … sayılan yer olduğu düşünülmeli; taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, yukarıda değinilen belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri ve uzman … bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ve hava fotoğrafının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafı ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri, ayrıca hava fotoğrafı stereoskop aleti ile üç boyutlu inceletilip çekişmeli taşınmazın üzerinde neler gözüktüğünü, üzerindeki bitki örtüsünü, varsa ağaçların cinsi, yaşı, adedi, kapalılık oranını ve taşınmazın eylemli durumunda … sayılan yerlerden olup olmadığını belirtir şekilde yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, açıklanan yöntemlerle yapılacak araştırma ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre Anayasanın 141/3 ve 6100 sayılı HMK’nın 297. maddeleri uyarınca gerekçesi de izah edilerek asli müdahil … Yönetiminin davası hakkında bir karar verilmelidir.
SONUÇ: …) Yukarıda bir numaralı bentde açıklanan nedenlerle davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının reddi ile gerçek kişinin davasının reddine dair hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden gerçek kişiye yükletilmesine,
2) İki numaralı bentde açıklanan nedenlerle asli müdahil … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile müdahil davacının davasının reddine dair hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/01/2019 günü oy birliği ile karar verildi.