Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/13473 E. 2019/3627 K. 27.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13473
KARAR NO : 2019/3627
KARAR TARİHİ : 27.05.2019

…….
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ……. yüzölçümlü taşınmaz, senetsizden zeytinlik niteliği ile ….adına tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın öncesinin orman olduğu, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğu, ayrıca özel mülkiyete konu olamayacağı ve zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediği belirtilerek tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece; yapılan yargılama sonunda davaya konu parselin 6831 sayılı Kanunun 1/j maddesi hükümlerine göre öncesi ve eylemli kullanım durumu ile orman sayılmayan yerlerden olduğu, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olmadığı, zilyetlikle iktisaba elverişli yerlerden bulunduğu açıkça anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine, davaya konu ……101 ada 42 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi davalı ….. oğlu … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1960 yılında yapılmıştır. 2014 yılında orman kadastro çalışmaları yapılmış ve taşınmaz 11/8/2014’te orman sınırları dışına çıkarılmıştır. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu, 1968 tarihinde seri bazda yapılan tahdid sınırına bitişik olup orman sınırı dışında bırakıldığı anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 27/05/2019 günü oy birliği ile karar verildi.