Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/13289 E. 2019/3958 K. 12.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13289
KARAR NO : 2019/3958
KARAR TARİHİ : 12.06.2019

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … … mahallesinde bulunan 129 ada 70 parselin orman sayılan yerlerden olduğundan bahisle kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; bozma öncesindeki 07/11/2014 tarihli 2007/1343 E. ve 2014/261 K. sayılı gerekçeli kararda; davanın kabulüne, … ili, … ilçesi, … mahallesi, 129 ada, 70 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, bu hükmün davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 03/06/2015 tarih, 2014/10686 E. – 2015/5198 K. sayılı ilamı ile; “…Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli olmadığı; dava konusu taşınmazın 16/06/2003 tarih 4 sıra nolu tapu kaydına dayanılarak tesbit edildiği, dayanak tapu kaydının tüm geldi ve gitti kayıtları ile varsa harita veya krokisi getirtilerek keşif sırasında mahallinde usûlüne uygun şekilde uygulanmadığı, çekişmeli taşınmaza uyup uymadığının tam olarak tespit edilmediği bu nedenle, mahkemece öncelikle dayanılan tapu kayıtlarının tüm geldi ve gitti kayıtları ile varsa harita ve krokisinin getirtilerek, kadastro sırasında revizyon görüp görmediğinin araştırılması, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tespit tutanakları ve tüm parselleri birlikte gösterir birleşik kadastro paftası ile bu parselleri dıştan çevreleyen komşu parsel tutanakların, varsa dayanak belgeleri getirtilmesi, yine keşifte uygulandığı bildirilen 1960 yılı memleket haritasından daha eski tarihli memleket haritası ve dayanağı hava fotoğrafları bulunup bulunmadığının ilgili yerlerden sorularak var ise dosya içine getirildikten sonra önceki bilirkişiler dışında seçilecek bir orman bilirkişi ve fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte orijinal-renkli (renkli fotokopi) 1960 yılı ve varsa daha eski tarihli memleket haritası ile dayanağı hava fotoğraflarının ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de bu haritaların ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra dava konusu taşınmaz ile komşu taşınmazların, memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre konumunun duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması; topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak taşınmazın gerçek eğim durumunu gösterir rapor alınması; dayanak tapu kayıtlarının yöntemince yerel bilirkişi ve fen bilirkişisi eliyle zemine uygulanması, hudutlarının yerel bilirkişiden sorulup irdelenmesi, tapu kayıtları uyuyor ise, tapu kayıtlarına 3402 sayılı Kanunun 20/B maddesi bağlamında
öncelikle kapsamının tayin edilmesi, tapu kaydının değişebilir sınırları içerdiği kabul edildiği takdirde ise, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3. maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek sabit ve kesinleşmiş sınırdan başlamak koşulu ile kapsamının belirlenmesi; 4785 ve 5658 sayılı kanunlar kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediğinin araştırılması, tapu kaydının revizyon gördüğü diğer taşınmazlar da dikkate alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmesi neticesinde;
Davanın kısmen kabul kısmen reddine ,
1-) Dava konusu … ili, … ilçesi, … mahallesi, 129 ada, 70 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline,
Fen bilirkişisi …’un dosya arasında mevcut 24/06/2016 havale tarihli raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 14.364,70 m2’lik kısmın dava konusu taşınmazdan ifrazı ile 129 ada ve son parsel numarası verilerek “Orman” vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, geriye kalan aynı krokide (B) harfiyle gösterilen 12.811,40 m2’lik kısmının ise tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, fen bilirkişisi … tarafından düzenlenen 24/06/2016 havale tarihli rapor ve ekindeki krokinin kararın ekinden sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalı … Yönetimi vekilince çekişmeli taşınmazın (B) harfiyle gösterilen kısmına yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede; 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 10.08.2007 – 10.09.2007 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu yapılmış ve bu çalışmada çekişmeli taşınmaz orman sınırları dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda temyiz konusu edilen 70 numaralı parselin (B) harfiyle gösterilen bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına 12/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.