YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13021
KARAR NO : 2018/7225
KARAR TARİHİ : 08.11.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : … ve Ark.
DAVALILAR : … – … – …
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili 17.03.2014 tarihli dilekçesiyle, …köyünde bulunan ve imar uygulaması ile 5061 ada 1 parsel olan eski 359 parselin davacıların murisi … adına kayıtlı iken 20/03/1980 tarihinde oğlu olan …’e satılmış göründüğünü, mühür kullanılarak yapılan bu satışa şahit olan torun …’ın böyle bir satışa imza atmadığını beyan ettiğini, aynı taşınmazın 13/01/1982 tarihinde … tarafından davalılardan …’na satılmış gösterildiğini, bu satış senedinin de geçersiz olduğunu, …’in o tarihte hukuki işlem yapabilecek durumda olmadığını, 09/07/2000 tarihinde de …’nun ise taşınmazı kız kardeşi …’e sattığını, … ve kız kardeşi …’in satışın geçersiz olduklarını bildiklerini, taşınmazın daha sonra 3. kişilere intikal ettiğini ve tapu iptal ve tescilinin imkansız hale geldiğini, tapuda yapılan işlemlerden dolayı Hazinenin sorumluluğunun söz konusu olduğunu belirterek sahte işlemle yapılan ve davacıların hak kaybına sebep olan satış nedeni taşınmazın rayiç bedelinin şimdilik 10.000,00.-TL’sinin davalılardan müteselsilen ve müştereken dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara hisseleri oranında ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın satış ve devrine ilişkin resmi satış senetlerinin resmi belge niteliğinde olup aksi yine resmi delille ispatlanıncaya kadar geçerli olduğu, davacının satış senetlerinin geçersizliğini resmi delille ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacılara yükletilmesine 08/11/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.