Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/11698 E. 2019/3263 K. 08.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11698
KARAR NO : 2019/3263
KARAR TARİHİ : 08.05.2019

…….

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi ile davalı-karşı davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, …..169978,74 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliğinde Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacılar ….. ve …, taşınmaz içinde …… 1971 tarih 12 ve 13 numaralı tapuda kayıtlı 7000 m2 ve 67000 m2 yüzölçümlü tarlalarının kaldığı iddiasıyla, bu kısımların tapusunun iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin (C) harfi ile işaretli 67000 m2 bölümünün davacılar ……. ve … adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 28.12.2009 gün ve 17332-19587 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan sayılı bozma kararı özetle: “Ormanların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakk……. ait olduğundan aralarında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Husumet konusu, usûlün 187. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığından davanın her safhasında ortaya atılabilir ve mahkemece de re’sen incelenerek gözönünde tutulur. Bu nedenle Hazine davaya dahil ettirilerek taraf teşkili sağlanmalı,…… parsel hakkında açılan ve aynı gün Dairede temyiz incelemesi yapılarak aynı nedenlerle bozulmasına karar verilen, mahkemenin 2009/5 Esas sayılı (dairenin 2009/17333 sayılı) dava dosyası ile arada hukuki ve fiilî bağlantı bulunduğundan, davalar birleştirilerek görülmeli, daha sonra eski tarihli ve 1980’li yıllara ait memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; öncesinin orman olmadığının saptanması halinde; davacılar, tapu kaydına dayalı olarak 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince orman sınırlamasının iptalini istediklerine göre, davacıların dayandığı tapu kayıtları ilk oluştuğu günden itibaren tüm gittileri ile birlikte getirtilmeli, başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmemiş ise; miktarı ile geçerli kapsamı belirlenerek, miktar fazlasının sınırdaki ormandan açıldığı kabul edilmeli, zilyetliğe dayalı olarak 6 aylık askı ilân süresi içinde orman kadastrosunun iptali için dava açma süresi geçmiş bulunduğundan, kayıt miktar fazlası yönünden dava reddedilmelidir.” şeklindedir.
……

Mahkemece bozma kararına uyulduktan ve aynı parsel hakkında … tarafından Kasım 1997 tarih 1 numaralı 20000 m2 yüzölçümlü tapu kaydına dayanarak açılan 2009/5 (bozmadan sonra 2010/23) sayılı dava da bu dava ile birleştirildikten sonra, 283 ada 1 parselin (C) harfi ile işaretli 67000 m2 bölümünün 1/2 şer pay oranı ile davacılar ……. ve … adlarına tesciline, birleştirilen dosyanın davacısı … yönünden dayandığı Kasım 1997 tarih 1 numaralı tapu kaydının mükerrer oluşmuş olması nedeniyle davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı … ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, 20. Hukuk Dairesinin 12.11.203 gün ve 2013/8828 – 10067 sayılı ilamıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; ”Mahkemece bozma kararına uyulmakla birlikte, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; davacıların dayandığı tapu kayıtları ilk geldisinden itibaren krokileri ile birlikte getirtilmemiş, tapu kayıtlarında yazılı sınırlar yerel bilirkişilerin “uyar” şeklindeki soyut ifadelerine dayanılarak uygulanmış, sınırlarda bulunan tüm taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları ve varsa dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları getirtilmeden, ….. soyadlı davacıların tutunduğu kayda üstünlük tanınarak, diğer….. tapusunun bu……. soyadlılara ait kayıt kapsamı içinde mükerrer oluştuğu gerekçesiyle karar verilmiştir.
Temyiz eden davacı …’in tutunduğu Kasım 1997 tarih 1 numaralı tapu kaydının ilk geldisi, Dairenin 28.05.2013 tarihli geri çevirme kararı ile getirtilip incelendiğinde Ekim 1953 tarih 14 numaradan geldiği, Hazineden borçlanma suretiyle satın alan …….satışıyla davacıya geçtiği, 20000 m2 yüzölçümlü ve …… okuduğu, güneyde ve doğuda eylemli olarak orman niteliğinde taşınmaz (283 ada 1 parsel) bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yine….soyadlı davacıların tutunduğu Nisan 1971 tarih 12 ve 13 numaralı kayıtların geldisi olan ve Dairenin geri çevirme kararı ile dosyaya getirtilen kayıt Ekim 1951 tarih 12 numaralı 67000 m2 yüzölçümlü ve onun da geldisi olan Şubat 1941 tarih 12 numaralı tapu kaydı 40 Hektar yüzölçümünde, Tapu Komisyonu kararı ile Hazine adına oluşmuş, sınırlar…….. (temyiz eden davacının bayii),……okumakta olup Ekim 1951 tarih 12 numarada 2510 sayılı…..göre dağıtılarak ve bu arada yüzölçümü 67000 m2 ye çıkarılarak ……evzi edilmiş, ondan da satış suretiyle Erol soyadlı davacılara geçmiştir.
Şu hale göre, yukarıda yazılı ilk geldi kayıtları getirtilip, ilk oluştuğu sınırlar ve yüzölçümleri ile varsa krokileri ile uygulanmadığından ve sınırlarda bulunan 104 ada 9, 10, 6 ve 11 ile 106 ada 5, 6 ve 7 sayılı parsellere ait tutanaklar ve dayanağı kayıtlar getirtilip çekişmeli taşınmazlar yönünü ne olarak gösterdikleri anlaşılamadığından kayıtların taşınmazlara uyup uymadığı, kayıt miktar fazlası bulunup bulunmadığı denetlenememektedir.
O halde, mahkemece yeniden yapılacak keşifte, yöreye ait en eski tarihli ve 1980’li yıllara ait memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; öncesinin orman olmadığının saptanması halinde; davacılar, tapu kaydına dayalı olarak 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince orman sınırlamasının iptalini istediklerine göre, davacıların dayandığı tapu kayıtları ilk oluştuğu günkü sınırlar ve yüzölçümü ile varsa krokisi ile uygulanmalı, Ekim 1951 tarih 12-13 numaralı tapu kayıtlarının ilk oluşumunda 40000 m2 yüzölçümlü iken neden daha sonra 67000 m2 ye çıkarıldığı araştırılmalı, Orman ve Hazinenin taraf olduğu bir mahkeme kararı ile yüzölçüm tashihi sözkonusu değilse, sınırlarda eylemli olarak 283 ada 1 parsel sayılı orman niteliğinde taşınmaz bulunduğundan yüzölçümdeki artışın idareleri bağlamayacağı düşünülmeli, komşu 104 ada 9, 10, 6 ve 11 ile 106 ada 5, 6 ve 7 parsellere ait tutanaklar ve dayanağı kayıtlar getirtilip çekişmeli taşınmazlar yönünü ne olarak gösterdikleri araştırılmalı, 3402 sayılı Kanunun 20/A, B ve C maddelerine göre kayıtların kapsamı belirlenerek, miktar fazlası varsa
……..
sınırdaki ormandan açıldığı kabul edilmeli, her iki tapu kaydı aynı yeri kapsıyorsa daha eski tarihli ve geçerli sebebe dayalı olarak oluşan kayda üstünlük tanınmalı, uzman bilirkişiye keşfi izleme imkanı veren kroki çizdirilmeli, zilyetliğe dayalı olarak 6 aylık askı ilân süresi içinde orman kadastrosunun iptali için dava açma süresi geçmiş bulunduğundan, kayıt miktar fazlası yönünden dava reddedilmeli, bu şekilde elde edilecek delillere göre karar verilmelidir.” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 1-) Dava konusu…….. köyünde kain tapuya kayıtlı 283 ada 1 nolu orman parsel içerisinde yer alan kadastro bilirkişisinin raporunda A+B- 67.0000 metrekare ve (C) harfi ile gösterilen 67.0000 m2’lik kısımların orman dışına çıkartılarak 283 adanın son parsel numarası verilmek üzere davacılar … ve … adlarına 1/2’şer hisseli olarak tapuya kayıt ve tesciline, (23/10/2015 hakim havale tarihli bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına)
2-) Birleştirilen dosya 2010/23’ün davacısı … yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi vekili ile davalı-karşı davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydına dayalı olarak 10 yıllık sürede genel mahkemede açılan orman kadastrosuna itiraz ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince yapılan ve 27.04.2007 – 27.10.2007 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak …….ve …’un davalarının kabulüne, …’nın davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak davacı kişiler adına tescile karar verilen 283 ada 1 nolu parselin (A+B) ve (C) ile belirtilen bölümlerin yüzölçümleri ayrı ayrı 67.000 m2 olmasına rağmen maddi hata sonucu gerekçeli kararın hüküm kısmının 1 numaralı bendinde A+B 67.0000 m2 ve (C) harfi ile gösterilen 67.0000 m2 olarak yazılması doğru değil ise de bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki “670000” rakamının çıkarılması yerine “67000” rakamının yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/05/2019 günü oy birliği ile karar verildi.