Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/1078 E. 2016/3640 K. 29.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1078
KARAR NO : 2016/3640
KARAR TARİHİ : 29.03.2016

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada,… … Asliye Hukuk ve… … Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
…. … Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
…. … Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın Borçlar Kanununda düzenlenen, kefilin rücû hakkından doğan alacak davası olduğu gerekçesiyle, karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/… maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 778/…ı. maddesi, poliçenin iptaline ilişkin 757 ilâ 763. madde hükümlerinin bono yönünden de uygulanacağı yönünde düzenleme sevk etmiş olup, 6102 sayılı TTK’nın 757/… maddesi ve 30.0…2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngörün 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde Ticaret Mahkemesi yetkili kılınmıştır.
Dosya kapsamından; davacı vekilinin, davalının asıl borçlu müvekkilinin ise kefil olarak imzaladığı bonodan dolayı, alacaklı üçüncü kişi tarafından yapılan icra takibi sonucunda müvekkili tarafından takibe konu borcun ödendiği, müvekkilince ödenen borcun davalıdan tahsili amacıyla davacı tarafından yapılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davalı/borçlunun kambiyo senedi düzenlediği, davacının da kefil olduğu, davalının borcu ödememesi üzerine borcun davacı tarafından ödendiği, rücu amacıyla davalıya karşı yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açıldığı, taraflar arasındaki ilişkinin kefelet ilişkisinden kaynaklandığı, davanın taraflarının kefil olan ile asıl borçlu olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar tacir olmadığından, asıl borçlunun borcunu ödeyen kefilin, asıl borçluya rücûundan kaynaklanan dava, asliye hukuk mahkemesinde görülmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın … ve …. maddeleri gereğince… … Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE …/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.