Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/10717 E. 2017/4102 K. 08.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10717
KARAR NO : 2017/4102
KARAR TARİHİ : 08.05.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Orman Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, …. köyü, 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 2.985.722,23 m2 yüzölçümlü olarak orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı …, 04/09/2007 havale tarihli dilekçesi ile, miras bırakanından kalan, bir kısmına ilişkin tapu kaydı bulunan taşınmazlarının orman parseli içinde bırakıldığı iddiasıyla, taşınmazların …. mirasçıları adına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle …. Kadastro Mahkemesi’ne dava açmış, mahkemenin kapatılması sonucunda dosya ….Kadastro Mahkemesi’ne devredilmiş, H.S.Y.K. tarafından …. İlçe sınırlarının ….Adliyesi’nden ayrılarak İnebolu Adliyesine bağlanması üzerine …. Kadastro Mahkemesi’nce yetkisizlik kararı verilerek dosya İnebolu kadastro Mahkemesi’ne gönderilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, …. ilçesi, …. köyü, 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 02/07/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda, (A) harfi ile gösterilen 670,22 m2, (C) harfi ile gösterilen 277,46 m2 ve (E) harfi ile gösterilen 836,88 m2’lik kısımların ifraz edilerek, ayrı ayrı birliğin son parsel numarası verilmek sureti ile … ve arkadaşları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 07/08/2007-05/09/2007 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu ve 27/11/2007-26/12/2007 tarihleri arasında ilan edilen arazi kadastrosu vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece davacı tarafça dayanılan tapu kaydının tescile esas dava dosyaları ve tedavülleri ile birlikte ilk tesisinden itibaren getirilerek revizyon durumu sorulup, yapılan keşifte uygulanarak kapsamının tam olarak belirlenmediği, taşınmazın bulunduğu yeri kapsar en eski ve tespitten 20 yıl öncesini gösteren resmî belgeler getirtilerek keşifte uygulama yapılmadığı, orman bilirkişi tarafından çekişmeli taşınmaz ve geniş çevresini gösterir kadastro paftası ile hava fotoğrafında çakıştırma yapılmadan gösterim yapıldığı, mahkemece zilyetlikle imar ve ihya koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği usûlünce araştırılmamıştır. Yetersiz araştırma ve incelemeye, denetlenemeyen bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; çekişmeli taşınmaz ve çevresini gösterir orjinal kadastro paftasının ve

davacı tarafından dayanılan tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleri ve varsa krokileri, revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, tapu kaydının uygulandığı tüm parseller ve komşu parsel tutanak ve dayanakları, davalı iseler dava dosyaları, tapunun oluşumuna ilişkin …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1966 tarih 74/27 sayılı ve …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/23 E. – 1980/61 K. sayılı dava dosyaları ve tescil krokisi, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının getirtilmesi ve revizyon görmemiş ise neden revizyon görmediğinin sorulması, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yöreye ait en eski tarihli ve tespit tarihinden 15 – 20 yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen …. Bakanlığı (…. İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, çekişmeli taşınmazın eylemli durumu incelenerek değerlendirilmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli;yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ve taşınmazın orman içi açıklık olup olmadığını değerlendirecekleri, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, dayanak tapu kayıtları ve krokilerinin yerel bilirkişiler ve tanıklar yardımı ile komşu parsel tutanaklarından da yararlanılarak yöntemince gereği gibi zemine uygulanıp, kapsamı tam olarak belirlenmeli, uygulama fen bilirkişi tarafından düzenlenecek krokide gösterilmeli, dayanak kaydın revizyon gördüğü parseller var ise bu parseller de gözönüne alınmak suretiyle miktar fazlası niteliğinde bulunup bulunmadığı, miktar fazlası ise zilyetlikle kazanılıp kazanılamayacağı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Orman Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/05/2017 günü oy birliği ile karar verildi.