Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2016/10016 E. 2017/3295 K. 17.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10016
KARAR NO : 2017/3295
KARAR TARİHİ : 17.04.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ile davalı … ve … Bakanlığı vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

2009 yılında yapılan kadastro sırasında … köyünde bulunan 140 ada 1 ve 2 ile 141 ada 1, 2, 3, 4 ve 5 sayılı sırasıyla ilköğretim okulu uygulama bahçesi, çalılık, iki adet kargir bina ve ilköğretim okulu uygulama bahçesi, iki katlı kargir ev kargir ahır kargir garaj kargir fırın ve bahçe, bahçe, bahçe, bahçe niteliğiyle taşınmazlar malik hanesi davalı olduğundan bahisle boş bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmiştir.
Davacı … Yönetimi, … ilçesi … köyünde … Kadastro Komisyonunca yapılan … kadastrosu çalışmaları sırasında 671, 672, 673, 674, 675, 676, 677 ve 678 … sınır noktaları ile sınırlanan alanın dört bir tarafı ormanlık alan ile çevrili … içi açıklık niteliğinde bir alan olduğu iddiasıyla … kadastrosunun iptaline, taşınmazın … sınırları içerisine alınmasına, çevresinde bulunan ormanlık alana dahil edilerek … vasfı ile … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil davacılar vekili dava konusu edilen taşınmazın eski tarihli memleket haritasında … olmayan yerlerde bulunduğunu, üzerinde müvekkili …’e ait ev bulunduğunu, köy okulu ve müvekkilerinin atalarından intikal eden yıllardan beri tarım yapılmakta olan araziler olduğunu, taşınmazların … ile ilgisinin bulunmadığını, … sınırlandırılma işleminin doğru olduğunu bildirerek davacı … Yönetimince açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, davaya harçlı katılımda bulunmuştur.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 140 ada 1 parsel sayılı taşınmazın köy ilköğretim okulu ve bahçesi vasfıyla köy tüzel kişiliği adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 2 parsel sayılı taşınmazın … adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 3 parsel sayılı taşınmazın … adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 4 parsel sayılı taşınmazın … adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 2/4 Hissesi …, …, …, …, … adlarına veraset ve iştirak hükümleri gereğince, 1/4 hissesi … adına, 1/4 hissesi … adına tapuya kayıt ve tesciline, 140 ada 2 parsel sayılı taşınmazın … vasfı ile … adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 1 parsel sayılı taşınmazın köy ilköğretim okulu ve bahçesi vasfıyla köy tüzel kişiliği adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi ve davalı … ve … Bakanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan … kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 18.04.2008 tarihinde ilân edilen … kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ve 2009 yılında 3402 çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 18.04.2008 tarihinde ilân edilen … kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ve 2009 yılında 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan arazi kadastrosu çalışması vardır.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmaza ilişkin müdahil davacının dayandığı tapu kaydı dava konusu taşınmaza uymadığı gibi memleket haritasındaki ve paftasındaki konumuna göre, dört tarafının … parselleri ile çevrili ve … içi açıklık durumunda olduğu anlaşılmaktadır.
6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan … içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli … Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra no’lu … Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli … Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmi Gazetede yayımlanan … Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan … Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan … Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde “… 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan … içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların … olarak sınırlandırılacağı” öngörülmüştür.
6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, … içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
6831 sayılı Kanun, madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve … içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya … idaresince el konulur. Yanan … alanlarındaki her türlü emval … Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun … içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. … içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak … kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve … bütünlüğü bozulacaktır.
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin … olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi … olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten … sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi … iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN … İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI … BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan … Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince … olarak sınırlandırılması gerekir.
Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun … içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında … bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 ve gün 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün 1997/20-808/1039, 08.02.1999 gün 1999/7-22-43, 13.10.1999 gün 1999/8-689-822, 03.04.2002 gün 2002/8-230-261 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665/614 sayılı ve yine … kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi … içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; … içi açıklık ve boşluklar ile … ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği … sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayımlanan … Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek müdahil davacıların davasının reddi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
Kabule göre de; davacının davalı … ve …Bakanlığına yönelelik talebi bakımından husumet nedeniyle reddine karar verilmediği gibi çekişmeli taşınmazlar hakkında malik hanesi boş bırakılmak suretiyle tespit tutanağı düzenlendiğinden, miktarı ve vasfı belirlenmeden davalılar adına tesciline şeklinde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı … Yönetimi ve davalı … ve … Bakanlığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/04/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.