Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/9591 E. 2015/9991 K. 22.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9591
KARAR NO : 2015/9991
KARAR TARİHİ : 22.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2015
NUMARASI : 2014/1452-2015/164

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davada İstanbul 8. Tüketici ile İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, taraflar arasında imzalanan adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesi uyarınca satışı kararlaştırılan bir adet dükkan niteliğindeki taşınmazın süresinde teslim edilmediği, natamam durumda olup inşaatın sözleşmeye uygun şekilde yapılmadığı iddiasıyla taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tescili, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsili ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tüketici Mahkemesince, tarafların tüketici olmadığı ve tüketici işlemi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; taraflar arasında dava konusu dükkanın satımı konusunda sözleşme düzenlendiği, dükkanın sözleşmede belirlenen sürede teslim edilmemesi nedeniyle taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tescili, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsili ile manevi tazminat talep edilmektedir. Dava konusu dükkanın satışının ticari ve mesleki faaliyet için yapıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına girmemesi nedeniyle asliye ticaret mahkemesinde görülerek, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.