Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/8857 E. 2015/9299 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8857
KARAR NO : 2015/9299
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/10/2014
NUMARASI : 2014/54 D.İş Esas – 2014/58 Karar

Taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davası sırasında davalı M.. K.. tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı M.. K.. tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davası sırasında davalı tarafından sunulan 13.08.2014 havale tarihli dilekçede özetle; “…muris Behice Kenanoğlu’nun yapmış olduğu vasiyetname sebebi ile ortaklığın giderilmesi davanın taraflarının mirasçı sıfatı bulunmadığı, noterden yapılan vasiyetnamenin iptal edilene kadar geçerliliğini koruduğunu, bu vasiyetnameye göre murisin 1. dereceden mirasçılarının kalmadığı, mirasçılar tarafından mirastan ıskatin iptali ile vasiyetnamenin iptali davaları açıldığını, vasiyetname nedeni ile kendisi ve diğer davalı ve davacının mirasçı sıfatı kalmadığından ortaklığın giderilmesi davasının taraflarının üst zümreden kişiler olduğunu, bu sebeple mahkemenin bu kişileri davaya dahil etmesi gerekirken etmediğini, hâkimin usûl ve kanunlar ile Yargıtay normlarına aykırı hareket ettiği…” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Reddedilen Hâkim tarafından, istemin reddinin gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin reddine, red talebinde bulunan davalının 750,00.-TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir. Açıklanan nedenlerle hükmün esasına yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalının para cezasına yönelik temyiz itirazına gelince; reddi hâkim talebinin esas yönünden reddedilmesi halinde HMK’nın 42/4. maddesi gereğince reddi hâkim talebinde bulunan tarafa ancak kötü niyetli olması halinde disiplin para cezasına hükmolunabilir. Davalı tarafın, hâkimin tarafsızlığından şüpheye düşülmesine neden olarak ileri sürdüğü gerekçe başlı başına hâkimin reddi nedenlerinden olmamakla birlikte, konuyu reddi hâkim talebiyle mahkemeye bildiren davalı tarafın bu davranışı kötü niyetli olarak kabul edilmeyeceğine göre, davacının 750,00.-TL. disiplin para cezası ile cezalandırılmasına denilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının ikinci bendinde yer alan “-HMK’nın 42/4. maddesi gereğince davalı M.. K..’ın 750,00.-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin hükümden tamamen çıkarılmasına, yerine ikinci bend olarak “2-Reddi hâkim talebinde bulunan davalı M.. K..’ın kötü niyetli olmadığından hakkında disiplin para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/10/2015 günü oy birliği ile karar verildi.