YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7413
KARAR NO : 2015/7940
KARAR TARİHİ : 30.09.2015
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki haksız fiilden doğan tazminat alacağı davasında … Asliye Hukuk ve … (…) Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, haksız fiîlden doğan tazminat alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Sulh hukuk mahkemesi; “Haksız fiîlden kaynaklanan maddi tazminat davalarında görevli mahkemenin dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirleneceği, dosya arasına alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu parselde meydana gelen toplam hasarın 10250,61.- TL olduğu dikkate alınarak davanın açıldığı tarih itibarı ile dava değerinin Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev sınırının üzerinde kaldığı” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, hüküm temyiz edilmediğinden kesinleşmiş ve dosya … Asliye Hukuk Mahkemesine aktarılmıştır.
Asliye Hukuk mahkemesince ise; [Bu tür davalarda dava değerini; haksız fiîl sonucu oluşan zarar miktarı değil davacı tarafından talep edilen (ıslah edilen) miktar olduğundan, asıl dava değerinin davacı tarafından bozma öncesi ıslah edilen 7.230,00.- TL olduğunun kabul edilmesi gerekeceğinden] bahisle görevsizlik kararı verilmiş, yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Dava, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden önce açılmıştır. HMK’nın geçici 1. maddesi “Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmaz” hükmü gereğince görev hususunda 1086 sayılı HUMK uygulanacaktır. Dosya kapsamından, davanın değerinin 1.000,00.-TL gösterilerek açıldığı, ancak 06.12.2010 tarihli bilirkişi raporunda taşımazın eski hale getirilmesi için gereken toplam parasal değerin 8.098,18.-TL olduğunun belirlendiği, ancak davacıların 18.02.2011 tarihinde davalarını 7.230,00.- TL olarak ıslah ettiklerini ve bu miktar üzerindeki haklarından feragat ettiklerini içeren ıslah dilekçesini mahkemeye sundukları görülmüştür. Dava eski yasa döneminde açıldığından, 1086 sayılı HUMK’nın 4. maddesi atfıyla alacağın tamamı münazaalı olmaktan çıktığından davalı olan miktar ıslah dilekçesindeki miktar olup 7.230,00.- TL olduğunun kabulü gerekir. Asliye hukuk mahkemesinin davanın açıldığı 2010 yılı görev sınırının 7.230,00.-TL olduğu ve talep miktarının da bu bedelle sınırlandığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın dava değerine göre sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/09/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.