YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7311
KARAR NO : 2015/9889
KARAR TARİHİ : 22.10.2015
MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/06/2014
NUMARASI : 2014/177-2014/308
Taraflar arasındaki davada Adana 6. Asliye Ticaret ve Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağın tahsili ile marka hakkına tecavüz ve ihlalin önlenmesi, davalının ürünlerinde ve işyerlerinde bulunan dava konusu marka ve logolar ile görsellerin ve tasarımların kal’ine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Asliye ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun, 16.09.2004 tarih ve 396 sayılı kararı ve davadan sonra alınan ve halen yürürlükte olan 24.3.2005 tarih ve 188 sayılı kararı ile anılan Kanun Hükmünde Kararnamelere ilişkin davalar bakımından fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde asliye ticaret mahkemesi kurulmuş olup olmamasına bakılmaksızın, bir ya da iki asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bir numaralı asliye hukuk mahkemesi, ikiden fazla asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde 3 numaralı asliye hukuk mahkemesi görevlendirilmiş, bu mahkemelerin yargı çevresinin adli yargı adalet komisyonlarının merkez ve mülhakatları olan ilçeleri kapsadığı da belirtilmiştir. Somut olayda, dava tarihinde yürürlükte olan göreve ilişkin açıklanan düzenleme gereğince, Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye hukuk mahkemesince ise, her ne kadar ticaret mahkemesince, uyuşmazlığın 556 sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname kapsamında olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de dava konusu masraf ve fatura alacağının 556 sayılı Markaların Korunması kapsamında bir uyuşmazlık olmayıp ticari şirketler arasındaki ticari ilişkiden doğduğu, bu istemler yönünden açılacak davalara fikri ve sınai haklar mahkemesinde bakılacağına ilişkin 556 sayılı KHK’da hüküm bulunmadığı, masraf ve fatura alacağına ilişkin davanın marka hakkından kaynaklanan davayı uzatacak mahiyette olduğu anlaşılmakla 8.000,00.-TL hizmet ve masraf bedeli, 11.700,00.-TL satılan ürün bedeline ilişkin dava, Mahkememizin 2013/478 Esas sayılı davasında görülen marka hakkına tecavüz ve bu tecavüzden dolayı oluşan zarar istemi ile açılmış davadan tefrik edilerek sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağa ilişkin görevsizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yargı yeri belirlenebilmesi için, her iki kararın da temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olması gerektiğinden öncelikle, anılan yetkisizlik kararının mahkemesince taraflara tebliği sağlanmalı, temyiz edilmesi halinde dosyanın Yargıtay ilgili hukuk dairesine, temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde kesinleşme şerhi verildikten sonra yargı yeri belirlenmesi için Daireye gönderilmesi gerekmektedir. Somut olayda; Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen tefrik kararıyla birlikte görevsizlik verildiğinden, her iki mahkemece verilen görevsizlik kararları 6100 sayılı HMK’nın 22/2. maddesi gereğince aynı davaya ilişkin sayılamayacağından, yargı yeri belirleme koşulları oluşmamıştır.
SONUÇ: Bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline İADESİNE 22/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.