Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/676 E. 2015/9799 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/676
KARAR NO : 2015/9799
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

MAHKEMESİ : Demirköy Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/06/2014
NUMARASI : 2013/84 – 2014/156

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve müdahale talebinde bulunan Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2003 yılında yapılan kadastro sırasında Demirköy ilçesi, Hamdibey köyü 101 ada 241 parsel sayılı 3437,23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Haziran 1989 tarih 7 numaralı tapu kaydına istinaden tarla niteliğiyle dava dışı kişi adına tespit ve tescil edilmiş, 2007 yılında satış yoluyla davalıya intikal etmiştir.
Davacı Hazine, taşınmazın zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluşmadığı ve orman olduğu, kayıt miktar fazlası bulunduğu iddiasıyla dava açmış, Orman Yönetimi taşınmazların orman olduğu iddiasıyla davaya müdahale talebinde bulunmuş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine ve müdahale talebinde bulunan Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1966 yılında seri bazda yapılan orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılıp kesinleşen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ile aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
1) Müdahale talebinde bulunan Orman Yönetiminin temyiz istemi yönünden;
Orman Yönetiminin usûlüne uygun bir katılımı veya usûlünce açılmış bir davası bulunmadığı anlaşıldığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) Davacı Hazinenin temyiz istemine gelince;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi raporuna göre, çekişmeli taşınmazın 1966 yılında kesinleşen orman kadastrosunda iç parsel olarak orman sınırı dışında bırakıldığı, eski tarihli resmî belgelerde de orman sayılmayan yerlerden olduğu, tespite esas alınan değişir sınırlı tapu ile taşınmazın yüzölçümü karşılaştırıldığında kayıt miktar fazlalığı var ise de, incelenen resmî belgelere göre öncesi itibarı ile hiçbir zaman orman olmadığının belirlendiği, 1966 yılında orman kadastrosunun kesinleşmesiyle tapudaki orman sınırının sabit hale geldiği ve üzerinden 20 yıldan fazla zaman geçtiği, dolayısıyla artık kayıt miktar fazlasının ormandan kazanıldığından sözedilemeyeceği gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 21/10/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.