YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6731
KARAR NO : 2016/2936
KARAR TARİHİ : 09.03.2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında, … Köyü 131 ada 6 parsel sayılı 757,42 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden oldukları gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde ve … lehine kullanım şerhi verilerek, Hazine adına tarla niteliğiyle tesbit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazın … Kadastro Mahkemesinin 17/07/2002 tarih ve 1994/1085 E. – 2002/16 K. sayılı ilâmıyla tespit gibi “orman niteliğiyle” tesciline karar verilen 397 parsel sayılı taşınmaz içeresinde kaldığı iddiasıyla orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi, davalıların müdahalesinin önlenmesi ve üzerindeki yapıların kaldırılması talebiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davacının tapu iptali ve tescile yönelik talebinin kabulü ile 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, iptal edilen kısım bakımından beyanlar hanesindeki şerhlerin terkinine, davacının men’i müdahale ve kal’ talebi yönünden talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesi ve kal’ niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1976 yılında yapılıp 14.04.1977 tarihinde ilân edilen aplikasyon, orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması, 1989 yılında yapılıp 05.04.1990 tarihinde ilân edilen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması ile 07/09/2007 tarihinde ilânı yapılan (6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi) fennî hataların düzeltilmesi çalışması bulunmaktadır.
Mahkemece, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemenin kararına esas aldığı, … Kadastro Mahkemesinin 17.07.2002 gün ve 1994/1085 E. – 2002/16 K. sayılı kararında 397 sayılı parsel ile ilgili olarak orman niteliğiyle tescil kararı verilmiş ise de, kadastro mahkemesine açılan davada 397 sayılı parselin tamamının davalı olmadığı, bir bölümünün davalı olduğu halde, mahkemece 397 sayılı parseldeki davalı olan bölümün eldeki davaya konu yer olup olmadığı belirlenmeden karar verilmiştir.
O halde, 397 sayılı parselin tamamına ilişkin kadastro paftası, kullanım kadastro paftası, … Kadastro Mahkemesinin 1994/1085 E. -2002/16 K. sayılı dosyasında hükme dayanak yapılan bilirkişiler tarafından düzenlenen rapor ve krokilerin onaylı renkli fotokopileri, eski tarihli memleket haritası ile 31.12.1981 tarihine yakın memleket haritası ve hava fotoğrafları dosya arasına getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri (…..) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisi marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, … Kadastro Mahkemesinin 1994/1085 Esas sayılı dosyasında hükme dayanak yapılan teknik bilirkişi raporları ile çekişmeli taşınmazın içinde bulunduğu tesis kadastro paftası, kullanım kadastro paftası, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına ilişkin haritalar ile memleket haritaları ve hava fotoğrafları ölçekleri (1/5000, 1/10000 ve 1/25000) eşitlenmek suretiyle denetime elverişli olarak ayrı renkli kalemler ile birbirleri üzerinde aplike edilmek suretiyle, … köyü 397 sayılı parselin kadastro çapının tamamının aynı kroki üzerinde gösterilmesi yine … Kadastro Mahkemesinin 1994/1085 E. sayılı dosyasında hükme dayanak yapılan bilirkişi krokileri uygulanmak suretiyle, 397 parsel çapı üzerine aktarılarak, anılan dosyada davalı olan bölümlerin aynı kroki üzerinde gösterilmesi, yine aynı kroki üzerine kullanım kadastrosu paftası da aktarılarak, dava konusu taşınmaz ve çevre tüm parsellerin (temyize konu dosyadaki iddia ile açılan pek çok dava bulunduğundan davaya konu tüm taşınmazların) aynı kroki üzerinde gösterilmesi ve dava konusu taşınmazın 397 sayılı parselin çapı içinde kalıp kalmadığı, kalıyor ise; kadastro mahkemesinin 1994/1085 E. sayılı dosyasında dava edilen bölümlere isabet edip etmediği, ayrıca 2/B haritasına göre de 2/B alanında kalıp kalmadığı, mükerrer tescil olup olmadığı yönlerinde bilirkişilerden açıklamalı rapor alınmalı, … Kadastro Mahkemesinin 1994/1085 E. – 2002/16 K. sayılı dosyasına konu taşınmaz bölümlerinde 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uygulamasının iptal edilip orman olarak tesciline karar verildiğinden, orman rejimi dışına çıkarılma işleminin yalnız bu bölümler yönünden iptal edildiği düşünülmeli, … Kadastro Mahkemesinin 1994/1085 E. – 2002/16 K. sayılı dava dosyasına konu taşınmaz bölümleri dışında kalan çekişmeli 397 parsel sayılı taşınmaz bölümlerine ilişkin olarak 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulaması ile orman rejimi dışına çıkarılma işleminin kesinleştiği ve 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 11/5 maddesinde, 2/B madde uygulamaları sonucu orman rejimi dışına çıkartılan ancak, fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tesbit edilen yerlerin talep üzerine Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilip orman niteliği ile Hazine adına tescilinin öngörüldüğü, Orman Yönetimi ile Hazine arasındaki uyuşmazlığın, taşınmazın mülkiyetine değil, niteliğine ilişkin olduğu, Orman Yönetiminin bu tür yerlerin Hazineden idarî yolla orman olarak tahsisini talep edebileceği gibi bu talebini dava yolu ile de isteyebileceği nazara alınarak, orman rejimi dışına çıkarma işleminin kesinleştiği bölümlerin eylemli hali tespit edilmeli, çekişmeli taşınmazın halen orman niteliği ile tapuda kayıtlı olan ve 2. madde ve 2/B madde uygulamasına konu edilmeyen bölümünde kaldığının belirlenmesi halinde tapu kaydının iptaline karar verilmeli, tescil yönünde hüküm kurulmamalıdır.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/03/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.