Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/6454 E. 2015/10042 K. 23.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6454
KARAR NO : 2015/10042
KARAR TARİHİ : 23.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/12/2014
NUMARASI : 2014/250-2014/477

Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 3. Tüketici Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Dava, davacının aldığı koltuk takımının ayıplı ifa edildiği, ödenmiş olan bedelin yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Tüketici Mahkemesi, “Taraflar arasında eser sözleşmesinden doğan bir ihtilafın bulunduğu, bu nedenle uyuşmazlığın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, “Uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı” gerekçesiyle görevsizlik yönünde karar vermiştir.
4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. Maddesinde” Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Dosya kapsamından, davacının satın aldığı koltuk takımının ayıplı ifa edilmesi nedeniyle davalı şirkete ihtarname gönderdiği, ancak sonuç alamadığı, bu nedenle ödenmiş olan bedelin yasal faizi birlikte iadesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davacı mobilya almak için gitmiş olduğu mağazadan beğenmiş olduğu bir koltuk modeli üzerinde beğendiği renk ve desende kumaşın kullanılması ve ayrıca yastıkların da kendi beğendiği şekilde düğmeli olarak imal edilmesi hususunda taraflar arasında yeni bir ürün imal edilmesi konusunda anlaşmaya varılmış olması nedeniyle dava konusu uyuşmazlığın TBK’nın 470. maddesinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davada 4077 sayılı Kanunun uygulanması söz konusu olmadığından, davanın da genel hükümlere göre görevli asliye hukuk mahkmesinde görülmesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.