Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/5297 E. 2016/2068 K. 22.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5297
KARAR NO : 2016/2068
KARAR TARİHİ : 22.02.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 1977 yılında yapılan tapulama sırasında … köyü 703 parsel sayılı 6985,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 12 Ağustos 1942 tarih 48 sıra numaralı tapu kaydı ve bu kaydın gittilerine dayanılarak tarla niteliğiyle dava dışı … adına tespit edilmiş, dava dışı Cemile Karakoç’un itirazı tapulama komisyonunca reddedilmesi üzerine, tapulama tesbiti gibi tapuya tescil edilmiştir.
Davacı … Yönetimi vekili, 24/09/2013 havale tarihli dilekçesiyle, dava konusu … köyü 703 sayılı parselin kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla, taşınmazın tahdit içinde kalan bölümünün tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla … adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, … Kadastro Mahkemesinin 1999/124 – 2000/24 sayılı kararının taraflar arasında kesin hüküm niteliğinde olduğu gerekçesiyle, davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan yer iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 13.10.1998 – 13.04.1999 tarihleri arasında ilânı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Kadastro Mahkemesinin 1999/124 – 2000/44 sayılı kararına konu orman sınırlamasına itiraz davasının davacısı … olup, bu mahkemede görülen davada parselin batısında yer alan ve tahdit dışında bırakılan bölümü dava konusu yapılmış, yapılan yargılama ile bu bölümün parselden ifraz edilerek orman niteliği ile tapuya tescil edilmiştir. Temyize konu eldeki bu dosyada ise; dava konusu edilen yer parselin doğu kısmında yer alan ve kesinleşen tahdit içinde kaldığı iddia edilen bölümdür. Yani, Kadastro Mahkemesinde görülen orman tahdidine itiraz davasında, davayı açan … olduğu için, çekişmeli parselin tahdit içinde kalan bölümü değil tahdit dışında bırakılan bölümü dava konusu olmuştur. Bu nedenle mahkemenin, aynı parsel hakkında … Kadastro Mahkemesinde görülen orman sınırlamasına itiraz davasının taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğu yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.
Ancak, davacı … Yönetimi tarafından, Kadastro Mahkemesi kararı kesinleştikten sonra 27/01/2012 tarihli dilekçeyle temyize konu bu dosya gibi çekişmeli parselin kısmen tahdit içinde kaldığı iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılmış ve … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 05/09/2012 gün ve 2012/123 – 2012/423 sayılı kararla, açılan bu davanın eldeki bu dosya gibi Kadastro Mahkemesince verilen kararın taraflar arasında kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle reddine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin 10/10/2012 tarihinde kesinleşmiştir. İşte davanın konusunun ve sebebinin aynı olduğu bu dava, kesin hüküm, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerli olduğu için 6100 sayılı HMK’nın 303. maddesi kapsamında maddi anlamda kesin hüküm oluşturur.
Bu itibarla Mahkemece, Kadastro Mahkemesinin 1999/124 – 2000/44 sayılı kararının, taraflar arasında kesin hüküm teşkil ettiği yönündeki gerekçesi doğru olmamakla birlikte, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 05.09.2012 gün ve 2012/123 – 2012/423 sayılı kararı taraflar arasında maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olması nedeniyle yerel mahkemenin sonucu itibariyle doğru olan kararının onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı … Yönetimi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının …ne yükletilmesine 22/02/2016 günü oy birliği ile karar verildi.