Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/4598 E. 2015/8555 K. 06.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4598
KARAR NO : 2015/8555
KARAR TARİHİ : 06.10.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada, … Tüketici Mahkemesi ve … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, bağımsız bölümün devrine ilişkin, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Tüketici mahkemesince, davacının 01/10/2014 tarihli duruşmadaki beyanında taşınmazı yatırım amacı ile satın aldığını beyan ettiği, davacının tüketici sıfatı taşımadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu, gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
Asliye hukuk mahkemesi tarafından ise, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine göre davacının ticari amaç taşımadığı, taşınmazı yatırım amaçlı almadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder.
6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen bila tarihli sözleşme ile binadaki üç numaralı bağımsız bölümün satışı konusunda anlaştıkları anlaşılmaktadır. Davacı asilin, 01/10/2014 tarihli duruşmada taşınmazı yatırım amaçlı olarak aldığı, fotoğraflarını çekerek bir internet sitesinde satışa çıkardığına ilişkin beyanı sonucunda davacının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girmediğinden ve Tüketici Kanunu kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.