Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/4162 E. 2015/8684 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4162
KARAR NO : 2015/8684
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasında … Tüketici ve … Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, davacının bilgisi dışında kimlik bilgilerinin meçhul kişilerce kullanılarak yapılan abonelik sözleşmesi ile adına çıkarılan telefon hattı nedeniyle hakkında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Tüketici mahkemesince, taraflar arasında geçerli bir abonelik sözleşmesinden sözedilemeyeceği ve dolayısıyla tüketici işlemi bulunmadığı gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye hukuk mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, 1. maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde “Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Somut olayda taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunmakta ise de, davacının iddiası dava dışı 3. kişi ya da kişilerce kimlik bilgilerinin kullanılarak adına telefon hattı çıkarıldığı yönündedir. Bu durumda uyuşmazlığın, haksız fiilden kaynaklandığı anlaşıldığından uyuşmazlığın, asliye hukuk mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; … Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 07/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.