Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/4124 E. 2015/7972 K. 30.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4124
KARAR NO : 2015/7972
KARAR TARİHİ : 30.09.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki rücuen tazminat istemine ilişkin davada … Asliye Hukuk Mahkemesi ve … Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, haksız fiîlden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
… Asliye Hukuk Mahkemesince; dava kapsamında birden fazla davalı olup davalı şirketin …’ta da şubesinin bulunması, diğer davalının ikametgahının da … sınırları içinde yer aldığı her iki davalı için ortak yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın niteliği itibariyle kesin yetki durumunun söz konusu olmadığı, davanın davalılardan birinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesi olan … Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı ve davalılar tarafından da yetki ilk itirazında bulunulmadığı, bulunulsa dahi dava açıldığı tarihte … Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
Somut olayda; uyuşmazlık 6102 sayılı TTK’nın 1472 (6762 sayılı TTK’nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren işi üstlenen davalı şirketten rücuen tahsili isteminden ibarettir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.03.1944 tarih 37 Esas – 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiîlden kaynaklanmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Davalının birden fazla olması hâlinde yetki” başlıklı 7. maddesi hükmü: (1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır.”
Aynı Kanunun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki başlıklı” 16. maddesi hükmü “(1) Haksız fiîlden doğan davalarda, haksız fiîlin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir.
Haksız fiîlin işlendiği yer mahkemesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin (kesin) yetki değildir.
Somut olayda davacı, haksız fiilin meydana geldiği … veya kendi ikametgahı olan İstanbul ve davalı şirketin ikametgahı olan … ve diğer davalının ikametgahı olan … mahkemelerinde dava açabilecektir. Davacı bu sayılan yerlerden davalı şirketin yerleşim yeri olan … Mahkemelerinde dava açmış olduğu anlaşılmış olup buna göre uyuşmazlığın … Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/09/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.