YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3595
KARAR NO : 2015/8487
KARAR TARİHİ : 06.10.2015
MAHKEMESİ :Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada … Asliye Ticaret ve … (Kapatılan) Asliye Ticaret Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı 09.04.2014 tarihli dilekçe ile; yurt dışındaki kimyevi madde firmalarından ithal ettiği malların Türkiye’de pazarlamasını yaptıklarını, davalı şirket ile aralarında bu yönde ticari ilişki bulunduğunu, davalı şirketin sipariş ettiği malları …’den yükleyip …’de bulunan firmaya … satışı şeklinde teslimi yönünde anlaşma yaptıklarını, anlaşma uyarınca malları Kore’den yükleyip … limanına getirdiklerini, ancak davalı şirketin ödeme yapmadığından sipariş edilen malları limana indirmeyip İstanbul limanına getirdiklerini, davalıya sipariş edilen malların bedelini ödeyip teslim alması yönünde ihtarname çektikleri halde olumlu cevap alamadıklarını, malları satmaya çalıştıkları halde satamadıklarını ileri sürerek davalının malları teselsüm borcunda temerrüdü sonucu dava konusu malların satışına izin verilerek satışın açık artırma yoluyla veya bu işe memur edilecek bir kimse vasıtasıyla yapılması istemiyle asliye ticaret mahkemesinde dava açmıştır.
… (Kapatılan) Asliye Ticaret Mahkemesi; “…taraflar arasındaki uyuşmazlığın gemi alışverişinden doğduğu, Deniz Ticaret Hukukundan kaynaklandığından davaya bakma görevinin .. veya … Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesi kapatılarak dava dosyaları … Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi kapatılarak dava dosyaları … Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise; “Mahkemelerinin Denizcilik İhtisas Mahkemesi adıyla kurulduğunu, ancak taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında akdedilmiş satış sözleşmesi ile sipariş edilen ve davalı alıcının satış konusu malı tesellüm borcunda temerrüdü sonucu dava konusu malların satışına izin verilerek satışın açık artırma veya tayin edilecek bir kimse aracılığıyla yapılması istemine ilişkin olduğu, deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin olmadığı, ticari dava niteliğinde bulunduğundan davaya bakma görevinin … Asliye Ticaret (Kapatılan … Asliye Ticaret) Mahkemesine ait olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava; taraflar arasında akdedilmiş satış sözleşmesi ile sipariş edilen ve davalı alıcının satış konusu malı tesellüm borcunda temerrüdü sonucu dava konusu malların satışına izin verilerek satışın açık artırma veya tayin edilecek bir kimse aracılığıyla yapılması istemine ilişkin olup Türk Ticaret Kanununun 4. Kitabında yer alan uyuşmazlıklarla ilgisi bulunmamaktadır. Somut olayda her iki tarafta tacir olup, uyuşmazlık her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğduğundan, deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin olmadığından dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Kanunun 4. maddesindeki yasal düzenleme karşısında davanın asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; … Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.