Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/16910 E. 2017/4871 K. 31.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16910
KARAR NO : 2017/4871
KARAR TARİHİ : 31.05.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında çekişmeli ….mahallesi 127 ada 36 parsel, 439,86 m2 yüzölçümüyle ve kargir ev-arsa vasfı ile davalı … adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine; taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden ve çalılık taşlık durumda olduğu iddasıyla, davalı adına yapılan tespitin iptali ile Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 127 ada 36 nolu parselin kadastro tespitinin iptali ile 30/12/2014 tarihli bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfiyle gösterilen 101,80 m2’lik kısmının ev ve arsa vasfıyla davalı adına tespit ve tesciline, (B) harfiyle gösterilen 201,56 m2 ve (C) harfiyle gösterilen 136,50 m2’lik kısmının ise farklı bir parsel numarası verilerek taşlık, çalılık vasfıyla Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından (A) harfli alana yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1956 yılında tapulama çalışması yapılarak tapulama dışı bırakılmış, 1988 yılında 6831 sayılı Kanun gereğince orman kadastrosu ve aynı kanunun 2/B maddesi uygulama çalışmaları sırasında orman sınırları dışında bırakılarak kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın (A) harfli bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 31/05/2017 günü oy birliği ile karar verildi.