Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/16706 E. 2017/4315 K. 11.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16706
KARAR NO : 2017/4315
KARAR TARİHİ : 11.05.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 2014 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8.maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, Şekerdere köyü 169 ada 6 parsel sayılı taşınmaz belgesizden ve kazandırıcı zamanaşımı zilyedliğine dayalı olarak, 9.484,88 m2 yüzölçümüyle ve zeytin bahçesi vasfıyla davalı adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili taşınmazın çalılık ve fundalıktan açma bir yer olup Devletin hüküm ve tasarrufunda bulunduğunu, davalının taşınmazda zilyetliğinin oluşmadığını ileri sürerek dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu 169 ada 6 parsel sayılı taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve zilyetlikle iktisap koşullarının davalı lehine gerçekleştiğinden bahisle davanın reddi ile; Osmaniye ili, Merkez ilçesi, Şekerdere köyü, 169 ada 6 sayılı parselin tespit gibi tescili ile davalı … adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1953 yılında 5602 sayılı Kanun uyarınca tapulama çalışmaları yapılmıştır. 2011 yılında 6831 sayılı Kanun uyarınca orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarına başlanmış ve çalışmalar 18/07/2013 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 11/05/2017
günü oy birliği ile karar verildi.