Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/13713 E. 2017/2594 K. 29.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13713
KARAR NO : 2017/2594
KARAR TARİHİ : 29.03.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … vekili ve davalılardan … vasisi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … köyü 196 ada 1 parsel 10343,86 m²; 196 ada 3 parsel 13106,25 m²; 197 ada 11 parsel 20062,52 m²; 197 ada 12 parsel 16399,81 m²; 197 ada 13 parsel 20734,57 m²; 198 ada 1 parsel 29945,46 m²; 198 ada 2 parsel 43324,45 m²; 199 ada 3 parsel 17529,55 m²; 199 ada 4 parsel 8068,50 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, tarla niteliği ile belgesizden davalı kişiler adına tesbit edilmişlerdir.
Davacı … vekili 28.04.2014 tarihli dilekçesinde, eski tapu ve ecrimisil kayıtlarına dayanarak taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılan yerlerden oldukları iddiasıyla … adına tescilini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine, 196 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden açılan davanın kabulüne kadastro tutanağının iptaline, … adına tapuya kayıt ve tesciline; 196 ada 3 parsel ve 199 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan davanın reddine, taşınmazların tespit gibi tescillerine; 197 ada 11, 12 ve 13, 198 ada 1 ve 2 ve 199 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tutulan kadastro tutanaklarının KK’nın 22. maddesi gereğince kadastro müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı … vekili ve davalılardan … vasisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde … kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Mahkemece 197 ada 11, 12 ve 13, 198 ada 1 ve 2 ve 199 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tutulan kadastro tutanaklarının Kadastro Kanununun 22. maddesi gereğince kadastro müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş ise de Kadastro Kanununun 27/5. maddesi ”Hakim, usûl ve şekle ilişkin eksiklikler sebebiyle tutanakları kadastro müdürlüğüne iade edemez” hükmü gereğince yapacağı keşif neticesinde ortaya çıkan yanlışlıkları düzeltmesi gerekmektedir.
Mahkemece dava konusu 196 ada 1 ve 3 parseller, 197 ada 11, 12 ve 13 parseller, 198 ada 1 ve 2 parseller ile 199 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden öncelikli olarak, davacı … sunmuş olduğu altmışbeş adet tapunun taşınmazlardan hangisine uyduğunun açıklaması alınarak dayanak tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri, dayanak tapu kaydı revizyon görmüş ise revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve … Bakanlığı (… ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman … yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç … yüksek mühendisi, bir ziraat mühendisi, bir fen elemanı ve jeoloji elemanı marifetiyle yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ve
sınırları kesin olarak belirlenmeli, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3.3.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi … olan bir yerin üzerindeki … bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt … toprağının … sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş … kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman … bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, taşınmazın memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerindeki nitelikleri, üzerinde bulunan bitki örtüsünün niteliği ve ağaçların dağılımı, kapalılık oluşturup oluşmadığı hususları ile … içi açıklık konumunda bulunup bulunmadıklarının bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak irdelenmesi istenmeli, dayanak tapu kayıtları değişebilir sınırları içeriyorsa yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Yasanın 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli; tüm deliller birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir, açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların … sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan bölgede ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yöntemle gösterilecek taraf tanıkları, fen, ziraat ve jeoloji mühendisleri huzuruyla keşif yapılmalı ve tapu kayıtları uygulanmalı, keşif sırasında yerel bilirkişiler ve tanıklardan taşınmazın ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, uzman ziraat mühendisinden taşınmazın niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın tüm yönlerinden fotoğrafları çektirilmeli, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, jeoloji bilirkişisinden taşınmazların sınırından geçen dere taşkın sahası içinde kalıp kalmadıkları yönünde rapor alınmalı, ayrıca gerçek kişiler yönünden zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar (gerçek kişiler) yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, gerçek kişiler adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak
kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup, bozma nedenidir, ayrıca kabule görede hüküm kısmında kadastro tespitinin iptali yerine kadastro tutanağının iptaline karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı … vekilinin ve davalılardan … vasisinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine 29/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.