Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/12852 E. 2015/12794 K. 17.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12852
KARAR NO : 2015/12794
KARAR TARİHİ : 17.12.2015

MAHKEMESİ : …Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada … 7. Asliye Hukuk ve … 10. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, konut satımı sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Asliye Hukuk Mahkemesince taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Tüketici Mahkemesi tarafından ise, davacının davasını kendisine satış yapan kişiyi dışarıda bırakarak akidi olmayan yüklenici ile bir kısım arsa maliklerine ve arsa maliki dahi olmayan … Gürsül’e karşı protokole aykırı davranmaları nedeni ile kendisini bilerek zarara uğrattıkları iddiası ile dava açtığı, davalılar arasında davacıya karşı satıcı ve sağlayıcı sıfatı taşıyan kimse bulunmadığından ve davacının da dayanılan protokole göre tüketici sıfatı taşımadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde “Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta davacı vekili dava dışı taşeron … Akarsu’dan daire satın aldığını, taraflar arasında imzalanan 21/08/2011 tarihli sözleşme ile satışın yapıldığını, müvekkilinin daire bedelinin tamamını müteahhide iş, malzeme ve para olarak ödediğini ve hiç borcu kalmadığını, müvekkilinin daireyi satın aldığı … Akarsu ile arsa sahipleri arasında 29/01/2012 tarihli protokol düzenlendiğini, protokole göre belirlenen eksik imalat tamamlandığında dairenin devrinin … Akarsu’ya dolayısı ile müvekkiline verileceğinin kararlaştırıldığını, protokol kapsamındaki işin … Akarsu ve müvekkilince yerine getirildiğini, ancak müracaata rağmen arsa sahiplerinin dairenin tapusunu devretmediklerini aksine dava dışı üçüncü kişiye tapunun devredildiğini, protokole rağmen tapu devrinin müvekkiline değil üçüncü bir kişiye yapılmasından dolayı davalı arsa sahiplerinin ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi tarafı yüklenici …’ın bilerek ve kasten müvekkilini zarara uğrattıklarını, bu nedenle doğan zararı gidermekle mükellef olduklarını beyanla satışa konu dairenin dava tarihindeki değerine karşılık şimdilik 80.000,00.-TL’nin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi istemine ilişkin olup, davalı arsa sahipleri ile davacı arasında 4077 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir satış yahut hizmet ilişkisi bulunmadığı gibi, davacının şahsi hak temlik aldığı taşeron ile, davalı yüklenici arasındaki ilişki de eser sözleşmesi niteliğindedir.
Buna göre 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında yer almayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince … 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/12/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.