Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/12288 E. 2015/9457 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12288
KARAR NO : 2015/9457
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : İzmir 4. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2015
NUMARASI : 2014/2068-2015/1196

Taraflar arasındaki menfi tespit davasında İzmir 1. Asliye Hukuk ve İzmir 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, davacının kimlik bilgilerinin 3. kişilerce kullanılarak davalı şirketle yapılan abonelik sözleşmesi nedeniyle hakkında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı Kanun uyarınca abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
İzmir 4. Tüketici Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığa konu abonelik sözleşmesindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığının bilirkişi raporu ile tespit edilmesi karşısında taraflar arasında bir tüketici işlemi olmadığı ve uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde çözülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, 1’inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde “Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut olayda davacı, kimlik bilgilerinin 3. kişilerce kullanılarak davalı şirketle abonelik sözleşmesi imzalandığını iddia etmektedir. Taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olup olmadığının ve taraflar arasında tüketici hukukuna uygun olarak düzenlenmiş bir abonelik sözleşmesinin bulunup bulunmadığının Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiğinden uyuşmazlığın İzmir 4. Tüketici Mahkemesi’nde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İzmir 4. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 15/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.