Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/12213 E. 2015/9841 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12213
KARAR NO : 2015/9841
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

MAHKEMESİ : Bursa 5. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 28/07/2015
NUMARASI : 2015/187-2015/802

Taraflar arasındaki davada Bursa 5.Asliye Hukuk ile Bursa 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Asliye Hukuk Mahkemesi, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici işlemi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
Tüketici mahkemesi ise, tarafların tüketici tanımına uymadığı, işlemin tüketici işlemi niteliğinde bulunmadığı, davanın genel mahkemelerde çözülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç Başlıklı 1. maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; “kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; tüketici ise “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. maddesinde de “Tüketici işlemi”, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Dosya kapsamından, taraflar arasında düzenlenen avukatlık sözleşmesi uyarınca ödenmeyen avukatlık ücretinin tahsili talep edilmektedir. Davanın yukarıda belirtilen niteliği ve tarafların yargılama sırasındaki iddia ve savunmaları değerlendirildiğinde, davacının 6502 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bursa 5. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21/10/2015 gününde oy çokluğu ile karar verildi.

MUHALEFET YAZISI

Davacı, avukat olup avukatlık ücret sözleşmesi ile davalının vekilliğini üstlenerek davalının taraf olduğu dava ve icra dosyasını takip ettiğini, ödenmesi gereken vekâlet ücreti alacağının olduğunu ileri sürerek, alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Dosya kapsamından, davacı ve davalının tüketici tanımına uymadığı, taraflar arasında tüketici işlemi bulunmayıp 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 164. maddesi uyarınca çözümlenecek taraflar arasında düzenlenen vekâlet sözleşmesi uyarınca ödenmeyen avukatlık ücretinin tahsili istemli alacak davası niteliğinde olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği kanaatindeyim.