Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/11322 E. 2017/1054 K. 10.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11322
KARAR NO : 2017/1054
KARAR TARİHİ : 10.02.2017

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R

Davacı … Yönetimi dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … mahallesinde yapılan tapulama ve … sınırlarının tespiti çalışmaları sırasında 502 ada 1 parsel sayılı … parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 parsel sayılı … parselinin kuzey ve doğu kısımlarının … vasfında olmasına rağmen, … sınırlaması dışına çıkarıldığını, bu yerlerin eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre … arazisi olduğunu, arazi yapısı itibari ile toprak muhafaza karakteri taşıdıklarını, evveliyatlarının … olup, tarım ve ziraat arazisi olarak kullanılmalarının imkansız olduğunu ve erozyona müsait olduklarını belirterek, dava konusu yerlerin … vasfı ile … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 21/09/2012 tarihinde davanın reddine karar verilmiş, bu kararın süresinde temyizi üzerine dairemizin 2013/2693 E. – 2013/6967 K. sayılı ilamı ile “Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre … kadastrosu yapılmış, davacı … Yönetimi tarafından kısmi ilan süresi içinde dava konusu taşınmazla birlikte birden çok parsele dava açılmıştır. … kadastrosundan sonra yapılan arazi kadastrosu sırasında davaya konu yer hakkında 540 ada 1 sayılı parsel sayısı verilmiş ve kadastro mahkemesinde … kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilmiş olmasına karşın, malik hanesi açık bırakılmayarak, davalı adına tespit yapılmıştır. Mevcut dava nedeniyle tutanakların malik haneleri açık bırakılması gerekirken, dava konusu taşınmazın yanılgı sonucu davalı adına tespit edilmiş olması bu taşınmazın tesbitten önce davalı olduğu gerçeğini değiştirmez.
Ayrıca; mahkemece, dava konusu taşınmazın memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre … sayılmayan yerlerden olduğu gerekçe gösterilerek, davacı … Yönetiminin davasının reddi ile dava konusu taşınmazın tespit gibi davalı adına tesciline karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma taşınmazın davalı adına tespiti için yeterli değildir,
Şöyle ki; mahkeme tarafından davalı yararına zilyetlikle kazanma koşulları araştırılmadığı gibi yapılan keşifte ziraatçi bilirkişi ve mahalli bilirkişi de bulundurulmamıştır.
O halde; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, önceki bilirkişiler dışında halen … ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman … yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir … mühendisi, bir fen ve bir ziraat mühendisi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı
sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03/03/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi … olan bir yerin üzerindeki … bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt … toprağının … sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; 6831 sayılı Kanunun 17/2 maddesi uyarınca … içi açıklık olup olmadıkları değerlendirilmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; … kadastrosu kesinleşmediğine göre fen ve uzman … bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmelidir” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman … bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın … sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı … Yönetimine yükletilmesine 10/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.