Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/11181 E. 2015/13079 K. 23.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11181
KARAR NO : 2015/13079
KARAR TARİHİ : 23.12.2015

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Midyat Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2014
NUMARASI : 2014/125-2014/142
DAVACI : Orman Yönetimi
DAVALILAR : Hazine – Midyat Belediyesi
DAHİLİ DAVALI : H.. A..

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı Orman Yönetimi, Sarıköy köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunun kısmî ilana çıkartıldığını, ancak, dava dilekçesinde gösterilen ve ölçüm ve sınırlandırma yapılmadığı için ada ve parsel numaraları bulunmayan alanların orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman sınırları dışında bırakıldığını belirterek, bu alanların orman sınırları içine alınması ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili isteğiyle Hazine ve köy tüzel kişiliğine husumet yönelterek dava açmıştır. Daha sonra yapılan kültür arazilerinin kadastrosu sırasında dava konusu taşınmazların tespit tutanakları düzenlenmiş ve kesinleştirilmiştir.
Mahkemece hakkında ayırma kararı verilen, 151 ada 48 ve 49 parsel sayılı sırasıyla 7093,98 m2 ve 13.323,30 m2 yüzölçümünde tarla olarak tespit edilen taşınmazlar ve diğer dava konusu parsellere ait kadastro tutanakları getirtilerek, bu yerlere ilişkin olarak kısmî ilân süresinde dava açılması nedeni ile davalı oldukları belirtilerek davalı hale getirilmiş, asıl dava dosyası olan 2008/21 E. sayılı dosyada tespit malikleri dahili davalı yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve tespit maliki sayısınca dosyanın tefrikine karar verilerek, yeni esasa kayıt edilmek sureti ile yargılamaya devam olunmuş ve yargılama sonucunda, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile 151 ada 48 parsel nolu taşınmazın fen bilirkişisi M.. M..’ın 14.04.2014 tarihli krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen 914,42 m2’lik kısmının kadastro tespitinin iptali ile bu kısmın orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tespit ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 6179,56 m2’lik kısmının davalı H.. A.. adına tespit gibi tesciline, 151 ada 49 parselin aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 10045,22 m2’lik kısmının kadastro tespitinin iptali ile bu kısmın orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tespit ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 3278,08 m2’lik kısmının davalı H.. A.. adına tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 24/07/2008 – 22/08/2008 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli 151 ada 48 ve 49 parsel sayılı taşınmazların (A) harfi ile gösterilen bölümlerinin orman sayılan yerlerden olduğu, (B) harfi ile gösterilen bölümlerinin orman sayılmayan yerlerden olduğu gibi adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, karar başlığında, Hazine ve Belediye Başkanlığının davalı olarak gösterilmemiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; gerekçeli kararın başlık bölümünde davalı olarak “Hazine ve M.. B..” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 23/12/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.