Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2015/10734 E. 2015/9053 K. 13.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10734
KARAR NO : 2015/9053
KARAR TARİHİ : 13.10.2015

MAHKEMESİ : Ahlat Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/05/2014
NUMARASI : 2014/90-2014/104

Taraflar arasında görülen davada Ahlat Sulh Hukuk Mahkemesi ve Tatvan Kadastro Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı 20.03.2013 tarihli dilekçe ile; 1625 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 560 m2 olması gerekirken 200 m2 olarak tespit edildiğini, 360 m2 eksikliğin 1626 parselde kaldığını ileri sürerek 1626 parselin tespitinin iptal edilerek 360 m2 yüzölçümlü kesiminin mirasbırakan Fahrettin Özdemirli adına tescili istemiyle Ahlat Kadastro Mahkemesinde dava açmıştır. Ahlat Kadastro Mahkemesinin kapatılması üzerine dava dosyaları Tatvan Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
Tatvan Kadastro Mahkemesi; “…1626 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 27.03.1973 tarihinde kesinleştiği, davanın 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesince çözümleneceği…” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Ahlat Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise; “…davanın Kadastro Mahkemesinde görülmesi gerektiği…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Ahlat ilçesi Ovakışla köyünde 1972 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 1625 parsel sayılı 200 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 300’er m2 yüzölçümlü iki adet tapu kaydı uygulanarak arsa cinsi ile Fahrettin Özdemir ve ortakları adlarına tespit edilmiştir. Fahrettin Özdemir 27.03.1973 tarihli dilekçe ile; 1625 parsel sayılı taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu, paydaşların haklarının bulunmadığını ileri sürerek tespitin iptal edilerek adına tescil edilmesini istemiştir. Komisyonca mahallinde 14.12.1974 tarihinde yapılan inceleme sırasında Fahrettin Özdemir, 1625 sayılı parselin yüzölçümünün 600 m2 olması gerekirken 200 m2 olarak tespit edildiğini, eksikliğin 1626 ve 1627 sayılı parsellerde kaldığını, bu yanlışlığında düzeltilmesini istemiştir. Tatvan Bölge Tapulama Müdürlüğü 07.03.1975 gün ve 159 sayılı karar ile “1625 parselin tamamının F. Ö.’e ait olduğu, R. İ. tarafından düzenlenen krokide (A) ve (B) harfi ile işaretlenen sırasıyla 105 m2 ve 201 m2 yüzölçümlü kesimlerin 1626 sayılı parselden, (C) harfi ile işaretlenen 60 m2 yüzölçümlü bölümünün 1627 sayılı parselden ifraz edilerek 1625 sayılı parsele eklenmesine, 1625 sayılı parselin 566 m2 yüzölçümlü olarak Fa. Ö. adına tesciline, 1626 sayılı parselin yüzölçümünün 494 m2, 1627 sayılı parselin yüzölçümünün 2.580 m2 olarak düzeltilmesine” karar verilmiş, anılan karar 1626 parselin tespit maliki olan S.. D..’a ve 1727 sayılı parselinde tespit malikleri öldüğünden mirasçılarına tebliğ edildiği ve bu karar aleyhine tapulama mahkemesine dava açılmadığı halde komisyon kararının infazı yapılmamıştır. Eldeki davada çekişmeli olan 1626 sayılı parsel ise, 1972 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tapu kaydı uygulanarak 800m2 yüzölçümlü olarak ev ve arsa cinsi ile Hamza kızı S.. D.. adına tespit edilmiş, itiraz edilmediğinden kesinleştiği yönündeki açıklama ile tutanak kesinleştirilip 13.04.1973 tarihinde tapuda S.. D.. adına tescil işlemi yapılmıştır. Daha sonra Bitlis Kadastro Komisyonunun 27.02.2013 gün 82 sayılı kararıyla; “Fahrettin Özdemir’in komisyona sunduğu itiraz dilekçesinde sınır ve yüzölçüme yönelik itirazının bulunmadığı, komisyon incelemesi sırasında sınır ve yüzölçüm düzeltilmesinin de istendiği, Tatvan Bölge Tapulama Müdürlüğünün 07.03.1975 gün 159 sayılı kararındaki sınıra ve yüzölçüme ilişkin verilen ifraz kararının hatalı olduğu, sınıra ve yüzölçüme yönelik itirazın o tarihte yürürlükte olan 766 sayılı Kanunun 94/son maddesi uyarınca yerine getirilemediğinden sınıra yönelik itirazın ve kararın iptaline, 1625 parselin kadastro tespitinin iptal edilip F.Ö. adına arsa niteliği ile tespit yapılarak 30 günlük askı ilânına çıkarılmasına” yönünde karar vermiştir. Davacıda 1625 parseldeki eksikliğin 1626 sayılı parselde kaldığı iddiasıyla S.. D.. aleyhine 20.03.2013 tarihinde 30 günlük süre içinde eldeki davayı açmıştır.
766 sayılı Kanunun yürürlük tarihinde yapılan kadastro tespitlerine karşı anılan Kanunun 26. maddesi uyarınca askı ilân süresi içinde öncelikle kadastro komisyonuna itiraz edilmesi, komisyon kararının tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde tapulama mahkemesine dava açılması yasal zorunluluktur. Askı süresi içinde kadasro komisyonuna itiraz edilmemesi halinde 766 sayılı Tapulama Kanununun 27. maddesi uyarınca kadastro tespiti kesinleşir. İlgililer ancak anılan Kanunun 31/2. maddesi uyarınca 10 yıllık süre içinde genel mahkemede dava açabilirler. Somut olayda Tatvan Bölge Tapulama Müdürlüğünün 07.03.1975 gün ve 159 sayılı kararı sebebiyle davacının mirasbırakanının 30 gün içinde tapulama mahkemesine ve 10 yıl içinde de genel mahkemelerde dava açmasına gerek kalmamıştır. Tatvan Bölge Tapulama Müdürlüğünün 07.03.1975 gün 159 sayılı kararıda Bitlis Kadastro Komisyonunun 27.02.2013 gün 82 sayılı kararıyla iptal edilmiştir. Anılan iptal kararının askı ilân süresi içinde dava açıldığından komisyonun iptal kararının doğru olup olmadığını inceleyip karar verecek olan mahkeme kadastro mahkemesidir. Açıklanan nedenlerle, davanın kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Tatvan Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13.10.2015 gününde oy birliği ile karar verildi.