Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/9659 E. 2014/10287 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9659
KARAR NO : 2014/10287
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : Mut Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/07/2013
NUMARASI : 2012/237-2013/313

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar N.. Ö.. ve K.. Ö.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
…Mah/… eski 151 yeni 124 ada 12 parsel sayılı eski 11850 m² yeni 10089,72 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, malik hanesi “Tapu kütüğünde olduğu gibidir” şeklinde tesbit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, tespitin iptali ile taşınmazın orman tahdit sınırları içinde kalan bölümünün kadastro tespitin iptali ile orman olarak Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Kadastro mahkemesince, davanın kısmen kabul kısmen reddine, 124 ada 12 parsel üzerinde yapılan 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulamanın iptaline, tescil istemi yönünden mahkemelerinin görevsizliğine karar verilmiş, görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Sulh hukuk mahkemesince davanın kabulüne, eski 151 parsel sayılı taşınmazın 24/01/2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile yeşil renkle gösterilen toplam 437,69 m²’lik kısmının tapusunun iptali ile (Kadastro mahkemisnce iptal edilen 22/2-a çalışmasında 124 ada 12 parsel olarak belirtilen kısım) orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar N.. Ö.. ve K.. Ö.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Yörede, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 24/08/2006 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmaları vardır.
Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; 15/07/2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 6831 sayılı Orman Kanununa Göre Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeli’ğin 30. maddesinde “Bir Belde veya köyde çalışmaya başlayan orman kadastro komisyonunca, belde veya köyde 4785 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra tapulama yapılmış ise; orman hudutları ile ilgili harita örneklerini kadastro müdürlüğünden alarak sınırlama yapılacak ormanlarda, tapulamaca yapılan tespit, vasıf tayini yönünden bu Yönetmelikte belirtilen kriterlere uygun olduğu takdirde tapulama ile uyuşmazlığa meydan vermeyecek şekilde orman sınırlamasına devam edilir.
Tapulama yapılmış yerlerde yapılacak orman kadastro çalışmalarında tapulama tespitlerine aynen uyulduğunda ve ölçme yapmaya lüzum kalmadığı tespit edildiğinde; tapulama sınır ve ölçülerinin aynen kabul edildiği yazılmak ve ayrıntılı tutanak tutulmak suretiyle tapulamaca tespit edilen sınırlar, orman sınırı kabul edilerek haritasında işaretlenir.
Tapulama ve kadastrosu yapılmış yerlerde, tapulama parselleri, orman kadastro haritalarında mutlaka gösterilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede tapulama çalışmaları, 4785 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra, 1975 yılında yapılıp ilân edilerek kesinleştiğinden, yörede 2005 yılında yapılarak, 2006 yılında ilân edilen orman kadastrosunun, kadastro parsel sınırları gözetilerek yapılması anılan yönetmelik maddesi gereğidir.
Mahkemece; orman kadastro evrakları getirtilerek, eski 151 numaralı kadastro parsel sınırlarının, orman kadastro çalışma tutanaklarında nasıl değerlendirildiği, orman kadastro tutanakları ile haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeden sadece tahdit haritasının uygulanması ile yetinilmesi uyuşmazlığın çözümünde yetersiz kalır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; mahkemece, çekişmeli taşınmaz ve geniş çevresini gösterir orjinal kadastro paftası, yörede 24/08/2006 tarihinde ilân edilen orman tahdidi ve 2/B uygulamalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği dosya içine alınarak, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi veya mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak keşifte, 2 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır, sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümünde yazılı esaslar göz önünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek, çekişmeli taşınmazın, orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarındaki durumunun ayrı ayrı gösterildiği, bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve açıklayıcı kroki alınmalı, eski 151 numaralı kadastro parsel sınırlarının, orman kadastro çalışma tutanaklarında nasıl değerlendirildiği belirlenmeli, bilirkişilerden bu konuda raporlarında açıklama istenmeli, kadastro parsel sınırlarına ilişkin olarak, orman kadastro haritası ile çalışma tutanakları arasında çelişki bulunması durumunda çalışma tutanaklarına değer verileceği gözönüne alınmalı, davalılar tarafından orman tahdidine yönelik 10 yıllık yasal süre içinde açılmış bir dava bulunması durumunda ise eldeki dava yönünden, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiği düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar N.. Ö.. ve K.. Ö..’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/12/2014 günü oy birliği ile karar verildi.