Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/7191 E. 2014/10567 K. 16.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7191
KARAR NO : 2014/10567
KARAR TARİHİ : 16.12.2014

MAHKEMESİ : Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2013
NUMARASI : 2012/83-2013/764

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
…. Köyü 1944 parsel sayılı 38100 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Hazine adına tesbit edilmiş ise de, gerçek kişiler ve Hazine arasında görülüp kesinleşen Fethiye Kadastro Mahkemesinin 1987/200-1988/211 sayılı kararı ile hükmen davalılar adına tapuya tescil edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ile el atmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, taşınmazın 11/06/2013 tarihli krokide (A=4081 m2), (B=1913 m2), (C=1409 m2) bölümlerinin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, el atmanın önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir.
Yörede 19/06/1991 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu, 29/07/1985 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu vardır.
Uzman bilirkişi tarafından taşınmazın tamamının kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı belirlendiği halde; mahkemece (A), (B) ve (C) bölümlerinin 20-80 yaşlarında orman ağacı kaplı, eylemli orman olması nedeniyle bu bölümler hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir. Kesinleşen tahdide dayalı olarak açılan davada, bu şekilde eylemli duruma göre karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, daha önce, temyize konu dosyanın davalıları olan M. K.. ve R. K.. tarafından açılan orman kadastrosuna itiraz davası ile birleştirilen, Orman Yönetiminin açtığı 1998/67 sayılı tapu iptali ve tescil davasının sonradan tefrik edildiği, dosyada bulunan, Dairenin 17/03/2010 gün ve 18774-3385 sayılı orman kadastrosuna itiraz davasının reddi kararının onanmasına ilişkin karardan belli olduğu halde, mahkemece sözü edilen tapu iptali ve tescil davasının akıbeti araştırılmadan karar verilmiştir.
Bu nedenle, Orman Yönetimi tarafından tapu maliki olan davalılar aleyhine açılan 1998/67 sayılı dava dosyasının tefrikten sonra hangi esasa kaydedildiği, yönetimden ve asliye hukuk mahkemelerinden sorularak tespit edilmeli, davanın sonuçlanıp sonuçlanmadığı araştırılmalı, devam ediyorsa HMK’nun 166. maddesi gereğince, biri hakkında verilecek kararın diğerini de etkileyeceği gözönünde bulundurularak, tekrar birleştirme gerekip gerekmediği düşünülmeli, bundan sonra taşınmazın tamamının orman sınırı içinde kaldığı ve davanın kesinleşen tahdide dayalı olarak açıldığı gözönünde bulundurularak karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/12/2014 günü oy birliği ile karar verildi.