Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/6980 E. 2014/7831 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6980
KARAR NO : 2014/7831
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ile davalılar Hazine ve … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı … Yönetimi, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesini değiştiren 5304 sayılı Kanunun 3. maddesi hükmü gereğince Kocalar Köyünde yapılan ve kısmî olarak askıya çıkartılan orman kadastrosu sırasında, dava dilekçesine ekli (1) (2), (3) ve (4) numaralı krokilerde gösterilen taşınmazların orman sınırları dışında bırakıldığı, oysa, bu yerlerin orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla, kişiliğini hasım göstererek tesbitin iptali ve çekişmeli yerin orman niteliği ile adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın 108 ada 42 parsel altında, 12739.82 m² yüzölçümü ile fındık bahçesi niteliğinde, belgesizden, temyize konu dava nedeniyle malik hanesi boş bırakılmak suretiyle tespit tutanağının düzenlendiği belirlenmiş, tutanağın edinme sebebi sütununda zilyet olarak gösterilen kişi davaya dahil edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tesbit tutanağının iptaline, bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 7190.15 m² bölümünün orman niteliğinde Hazine, (B) harfi ile gösterilen 5549.67 m² bölümünün davalı gerçek kişi adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm Hazine, Orman Yönetimi ve davalı … tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi üzerine yerel mahkeme hükmü Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08.11.2012 tarih ve 2012/9142-12251 Esas ve Karar sayılı ilâmı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki; Orman Yönetimi Hazineyi hasım göstererek dava açmıştır. Mahkemece Hazineye davetiye tebliğ edilmiş, daha sonra dava edilen taşınmazların her biri belirlenip tefrik kararı verilmiş ve tesbit malikleri davaya dahil edilmiştir. Ancak, tefrik kararı verildikten sonra Hazine bu durumdan haberdar edilmemiş, karar başlığında yer verilmemiş, karar tebliğ edilmemiştir. Dairenin iade kararı üzerine Hazine kararı süresinde temyiz etmektedir. Taraf teşkili sağlanmadan ve Hazinenin iddia ve delilleri sorulmadan kurulan hüküm yerinde değildir.
Hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporunda 1953 çekim tarihli hava fotoğrafında ve 1957 tarihli memleket haritasında çekişmeli parselin kısmen orman alanında, kısmen açık alanda göründüğü belirtilmiştir. Uygulamanın yetersiz görülmesi üzerine Dairenin iade kararı gereğince yeniden aplikasyon yapılmış olup, bu uygulama hükme esas alınan kroki ile farklıdır. Ayrıca, davalı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmakta olup mahkemece tarım bilirkişisi dinlenmemiştir. Bu nedenlerle; öncelikle çekişmeli taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olup olmadığı  belirlenmeli, 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi açısından komşu parsel tutanakları da getirtilip denetlenmeli, usûlünce yapılacak araştırma sonucu taşınmazın
orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, davalı gerçek kişinin zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılmalıdır. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl  ve kanuna aykırı” olduğu belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 1) Dava konusu 108 ada 42 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile, teknik bilirkişinin 13/12/2013 havale tarihli raporunda ekli krokide (A) harfi ile işaretli 7.190,15 m²’lik kısmin ifraz edilerek “orman” vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, bakiye ve teknik bilirkişinin aynı tarihli raporunda (B) harfi ile gösterilen 5.549,67 m²’ lik kısmın ise “fındık bahçesi” vasfıyla davalı oğlu … adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi ile davalılar ve … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak, bozma sonrası alınan uzman orman bilirkişiler tarafından düzenlenen rapora göre çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılan, (B) harfi ile gösterilen bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğu ve mahkemece adına tescil kararı verilen … yararına zilyetlikle kazanma koşulları oluştuğu belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalı …’den onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 18 /09 /2014 gününde oy birliği ile karar verildi.