YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6831
KARAR NO : 2014/8366
KARAR TARİHİ : 14.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/06/2014
NUMARASI : 2014/3 D.İş Esas – 2014/3 Karar
Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından 14.11.2013 tarihli dilekçe ile özetle; “…19.02.2013 tarihli ön inceleme duruşmasına ilişkin olarak bildirilen mazeret taleplerinin reddedilmesi, mahkeme ara kararlarının kanunun amir hükmüne aykırı olduğu, savunma haklarının kısıtlandığı, iddianın değiştirilmesi yasağının gözardı edildiği, vekaletname tarihinin eski olması, cevap ve beyan dilekçelerinin süresinde olmadığı nedenleriyle zamanaşımı defilerinin, mesleki mazeretinin ve delil bildirmek için süre taleplerinin reddedildiği, adil yargılanma yapılabilmesinin mümkün olmadığından hâkimin tarafsızlığından şüphe duyulduğu…” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Reddedilen Hâkim.(39842)’nın, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından, “…davalının 30.05.2013 tarihinde ret sebeplerini öğrendiği…” gerekçesiyle İstanbul 4. İş Mahkemesi Hâkimi .’nın 2012/690 E. sayılı dava dosyasına devam etmesine, dava dosyasının karar ile birlikte mahkemesine iadesine, kararın davacı vekili ile davalı vekiline tebliğine ilişkin verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur.
Dairece 27.05.2014 gün ve 2014/2922-5777 sayılı kararda özetle; […Merci tarafından, davalı vekilinin reddi hâkim istemi konusunda, H.M.K.’nun 42 ve 292 ve devamı maddeler gözetilmek suretiyle nihai bir karar verilmesi gerekirken merci tarafından “İstanbul 4. İş Mahkemesi Hâkimi.’nın 2012/690 E. sayılı dava dosyasına devam etmesine, dava dosyasının karar ile birlikte mahkemesine iadesine” şeklinde karar verilmesi, davalı tarafın reddi hâkim talebine ilişkin H.M.K.’nın yukarıda belirtilen hükümlerine uygun nitelikte olmadığı]na değinilerek bozulmuştur.
Merci tarafından bozma kararına uyularak yeniden yapılan inceleme sonucunda, İstanbul 4. İş Mahkemesi Hâkimi .nın (39842 sicil nolu) 2012/690 E. sayılı dava dosyasına devam etmesine, HMK’nun 42/4. maddesi uyarınca ret talebinin esas yönünden kabul edilmemesi nedeniyle 500.-TL disiplin para cezasının reddi hâkim talebinde bulunandan alınmasına ilişkin verilen karar, davalı vekili Av. M. . tarafından temyiz edilmiştir.
Merci tarafından bozma kararına uyulmasına rağmen gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; hükmüne uyulan bozma kararında merci tarafından verilen kararın hüküm kısmının H.M.K.’nun 42 ve 292 ve devamı maddelerine uygun olmadığı belirtildiği halde, merci tarafından anılan kanun maddelerine aykırı olarak “İstanbul 4. İş Mahkemesi Hâkimi İ. H.Ş.’nın (39842 sicil nolu) 2012/690 E. sayılı dava dosyasına devam etmesine” şeklinde hüküm kurulmuştur. Reddi hâkim taleplerine ilişkin verilen merci kararlarının temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma veya onama kararlarına karşı karar düzeltme kanun yoluna başvurulamayacağı hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nun 440/III-3 maddesinde düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 36/A maddesinin 2. bendi uyarınca da Yargıtay tarafından verilen kararlara karşı direnilmesi mümkün değildir.
O halde, merci tarafından, reddi istemi hakkında karar verilirken, HMK’nun 42 ve 292. maddeleri gereğince “reddi hâkim isteminin reddi veya kabulü” şeklinde hüküm oluşturulması gerekirken, kanunun amir hükmüne aykırı olarak “İstanbul 4. İş Mahkemesi Hâkimi İ. H. Ş.’nın 2012/690 E. sayılı dava dosyasına devam etmesine” şeklinde karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
Kabule göre de; davalı vekili tarafından temyiz edilen 06.12.2013 tarihli merci kararında reddi hâkim isteminde bulunan taraf aleyhine HMK’nun 42/4. maddesi uyarınca disiplin para cezası hükmedilmediği ve buna ilişkin aleyhe temyiz de bulunmadığından, Daire bozma kararından sonra reddi hâkim isteminde bulunan taraf aleyhine disiplin para cezasına hükmolunması da doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 17.06.2014 tarih 2014/3-3 D.iş sayılı merci kararının BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/10/2014 günü oy birliği ile karar verildi.