YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6712
KARAR NO : 2014/9207
KARAR TARİHİ : 06.11.2014
MAHKEMESİ : Andırın Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 01/04/2014
NUMARASI : 2013/122-2014/62
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında B. Köyü .. ada .. parsel sayılı 2.900.090,39 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden, orman niteliğinde Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı A.. A.., bu taşınmaz içinde zilyetliğinde bulunan tarlasının kaldığını, orman sınırları dışına çıkarılarak, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemi ile dava açmıştır.
Mahkemece, davacı A.. A..’ın davasının kısmen kabulüne, dava konusu K. İli, A. İlçesi, B. Köyü .. ada .. parsel sayılı taşınmazın tesbitinin iptali ile; 03/03/2014 havale tarihli teknik bilirkişi raporu ekinde bulunan krokiye göre, (A1) ile gösterilen 1723,42 m2 yüzölçümlü taşınmazın tarla vasfı ile davacı A.. A.. adına tapuya tesciline, geri kalan kısmın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Orman Yönetimi vekili tarafından krokide (A1) ile gösterilen bölüme yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılmıştır.
Kural olarak; davacı sıfatı (aktif husumet ehliyeti) hakkın malikine, davalı sıfatı (pasif husumet ehliyeti) ise o hakka uymakla yükümlü olan kişiye aittir. Gayrimenkul mülkiyetine ilişkin davalarda davalı sıfatı dava tarihinde taşınmaz maliki olan kişiye (tapu sicilinde malik olarak yazılı olan kişiye) aittir. Husumet konusu, kamu düzenine ilişkin olup, HUMK’un 187. ve HMK’nın 116. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığından davanın her safhasında ileri sürülebilir ve mahkemece de doğrudan doğruya (re’sen) gözönünde tutulur. Ormanların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı ise Orman Genel Müdürlüğüne ait olduğundan, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Bu husus mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurularak öncelikle Hazine de davaya dahil ettirilerek taraf teşkili sağlanmalı, ondan sonra işin esasına girilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/11/2014 günü oy birliği ile karar verildi.