YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6657
KARAR NO : 2014/9206
KARAR TARİHİ : 06.11.2014
MAHKEMESİ : Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2013
NUMARASI : 2012/508-2013/455
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Orman Yönetimi, 11/10/2012 havale tarihli dava dilekçesi ile; K. ili M. Y. Köyü ..parsel sayılı 101.360,88 m2 yüzölçümlü taşınmazın ham toprak vasfıyla Hazine adına tapuya kayıtlı olduğu, taşınmazın tamamının eylemli orman vasfında bulunduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dava konusu yerin orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne; dava konusu Y. Köyü .. parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Yörede 1969-1972 yılları arasında yapılan ve 12/07/1973 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmakta olup, çekişmeli taşınmaz orman tahdidi dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmaz, 1969 yılında seri bazda yapılan orman kadastrosunda, 398 ilâ 401 orman sınır noktaları ile orman sınırları dışında bırakılmış, 2003 yılında ise idari yoldan Hazine adına tapu kaydı oluşturulmuştur. Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın, öncesi itibarıyla orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve üzerindeki orman ağaçlarının 15-20 yaşlı olup, 1969 yılında orman kadastrosu yapılırken taşınmaz üzerinde bulunmadıkları, sonradan çevreden sıçradıkları ve yetiştikleri, taşınmazın büyük bir bölümünün bu yolla eylemli ormana dönüştüğü, bir bölümünün ise eylemli orman olmayıp üzerinde kamuya ait sosyal spor tesislerinin bulunduğu belirlenmiştir.
Hazine adına idari yoldan ham toprak vasfı ile tapuya bağlanmış bir taşınmazın doğal yollarla ve kendiliğinden eylemli ormana dönüşmesi halinde, taşınmaz vasfının kamu malı orman olması kaçınılmazdır. Mahkemece bu kural dikkate alınarak hüküm kurulmuş olması doğru olmakla birlikte, öncesi itibariyle orman olmayan taşınmazın bir bölümünün üzerinde halen bir kamu kuruluşuna ait spor tesisleri bulunduğu ve eylemli orman da olmadığı belirlenmiş olmasına göre, bu bölüme ilişkin davanın reddine, kalan ve eylemli orman haline gelen bölüm açısından ise tapunun iptali ve orman niteliği ile ayrı parsel numarası altında Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, orman olmayan bölümünün de tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş olması doğru görülmemiş olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 06/11/2014 günü oy birliğiyle karar verildi.