YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6629
KARAR NO : 2014/9080
KARAR TARİHİ : 04.11.2014
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 14/02/2014 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı … vekili Av. … tarafından istenilmekle, tayin olunan 04.11.2014 günü için yapılan yapılan tebligat üzerine, birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi vekili Av. …ile karşı taraftan davalılar … ve arkadaşları vekili Av. … geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında Sarıcaali Köyü, 104 ada 212, 255, 279, 289, 316 ve 317; 113 ada 55, 78 ve 176; 130 ada 103 ve 119; 143 ada 11, 81 ve 82; 145 ada 23 ve 146 ada 23 sayılı parsellerden;
104 ada 212 ve 316; 143 ada 11 ve 82; 145 ada 23 ve 146 ada 23 sayılı parseller davalılar…ve … adlarına;
104 ada 255, 279, 289 ve 317; 113 ada 176; 130 ada 103 ve 119; 143 ada 81 sayılı parseller davalı … adına;
113 ada 55 ve 78 sayılı parseller, davalılar … ve … adlarına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tesbit edilmiştir.
Davacı …, 27/04/2005 havale tarihli dava dilekçesiyle; 104 ada 212, 255, 279, 289, 316 ve 317; 113 ada 55 ve 78; 103 ve 119, 143 ada 11, 81 ve 82, 146 ada 23 parsel numaralı taşınmazların İbrahim evlatları …, … ve ölü kızı …. (…) eşi …evlatları … ve .. adlarına tesbit edilmesi gerekirken, sadece …, … ve hiç hakkı olmadığı halde, eşi … adlarına tesbit edildiğini iddia ederek, taşınmazların payları oranında… mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi, 09/05/2005 havale tarihli dava dilekçesiyle, 104 ada 255, 279, 289 ve 317 ve 113 ada 176 sayılı parsellerden; 104 ada 255, 279, 289 ve 113 ada 176 sayılı parsellerin tamamıyla, 104 ada 317 sayılı parselin ise kısmen; 11/05/2005 havale tarihli dava dilekçesiyle ise, 104 ada 212, 316 ve 145 ada 23 parsel sayılı taşınmazlardan 212 parselin tamamıyla, 316 ve 23 parsellerin ise kısmen orman sayılan yer olduğu iddiasıyla, taşınmazların davalı gerçek kişiler adına yapılan tesbitlerinin iptali ile orman olan taşınmaz ve taşınmaz bölümlerinin orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Davacı … Yönetimi vekili, daha sonra 23/01/2006 havale tarihli ıslah dilekçesiyle, dava konusu 104 ada 317 sayılı parselin tamamının orman niteliğiyle Hazine adına tescili isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, 1086 sayılı H.M.U.K.’nun 45. maddesi gereğince davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, davacı … tarafından açılan davanın reddine, birleşen dosya davacısı Orman Yönetiminin açtığı davanın ise kısmen kabulüne ve dava konusu Sarıcaali Köyü 104 ada 212, 255, 279, 289, 316 ve 317; 113 ada 176 ve 145 ada 23 sayılı parsellerin kadastro tesbitlerinin iptali ile, 104 ada 212, 255, 279 ve 289 sayılı parsellerin tamamıyla; 104 ada 316 sayılı parsellerin bilirkişi raporuna ekli krokide (A1 ve A2) ile gösterilen sırasıyla 742,31 m² ve 416,92 m² yüzölçümündeki bölümlerinin; 104 ada 317 sayılı parselin krokide (A) harfiyle gösterilen 2878,49 m² yüzölçümündeki bölümünün; 113 ada 176 sayılı parselin krokide (A) harfiyle gösterilen 922,57 m² yüzölçümündeki bölümünün; 145 ada 23 sayılı parselin krokide (A1 ve A2) ile gösterilen sırasıyla 476,75 m² ve 662,09 m² yüzölçümündeki bölümlerinin orman vasfıyla Hazine adına;
113 ada 55, 78; 130 ada 103 ve 119; 143 ada 11, 81 ve 82, 146 ada 23 sayılı parsellerin tamamıyla, 104 ada 316 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 2225,60 m² yüzölçümündeki bölümünün; 104 ada 317 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 1325,12 m² yüzölçümündeki bölümünün; 113 ada 76 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 1153,90 m² yüzölçümündeki bölümünün; 145 ada 23 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 2475,11 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tescillerine,
karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili tarafından duruşma istemli olarak 104 ada 212, 255, 279, 289, 316 ve 317; 113 ada 55, 78; 130 ada 103 ve 119; 143 ada 11, 81 ve 82, 146 ada 23 sayılı parsellere yönelik olarak; birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi vekili tarafından, 104 ada 316 ve 317; 113 ada 176 ve 145 ada 23 sayılı parsellerin krokide (B) harfleriyle gösterilen bölümlerine yönelik olarak; davalılar..ve … vekili tarafından ise, 104 ada 212, 255, 279 ve 289 sayılı parseller ile 104 ada 316, 317; 113 ada 76 ve 145 ada 23 sayılı parsellerin krokide (A) harfi ile gösterilen bölümlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçelerindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda, Orman Yönetimi tarafından temyize konu yapılan 104 ada 316 ve 317; 113 ada 176 ve 145 ada 23 sayılı parsellerin krokide (B) harfleriyle gösterilen bölümlerinin orman sayılmayan, davalı gerçek kişiler tarafından temyize konu yapılan 104 ada 212, 255, 279 ve 289 sayılı parseller ile 104 ada 316 ve 317; 113 ada 76 ve 145 ada 23 sayılı parsellerin krokide (A) harfi ile gösterilen bölümlerinin ise orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve davacı …’un temyiz itirazları bakımından ise, ortak kök muris İbrahim Altıntaş’ın sağlığında dava konusu taşınmazları evlatları arasında taksim ettiği ve taşınmazların uzun yıllardır (30-40 yıl) davalılar tarafından kullanıldığı, uzun süreli kullanım taksime karine olup bu karinenin aksini davacının ispat etmesi gerektiği, davacı ve murisinin uzun süreli kullanıma karşı itirazının olmadığı ve nizalı taşınmazların taraflar arasında yapılan taksim sonucu davalılar … ve …’a kaldığı kanıtlandığına göre mahkemece, yazılı şekilde kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; kadastro hâkimi doğru, düzenli ve uygulamaya elverişli, tereddüde yol açmayacak şekilde hüküm kurmakla yükümlüdür. Uzman ziraatçı bilirkişi raporunda ve yerel bilirkişi beyanlarında; davaya konu 113 ada 55 ve 78 sayılı parsellerin baraj suyu altında kaldığı ifade edilmiştir. Bu durumda; su altında kaldığı belirlenen taşınmazların davalılar adına tapuya tescili yolunda hüküm kurulması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 4. bendinde yer alan “… 55 ve 78 …” parsel sayıları hükümden çıkartılarak yerine, son bent olarak “Sarıcaali Köyü, 113 ada 55 ve 78 sayılı parseller baraj suyu altında kaldıkları belirlendiğinden tescil harici bırakılmalarına, taşınmazlar su altında
kalmadan önce davalılar … ve …’ın taşınmazlar üzerinde mülkiyet hakkının tespitine” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz incelemesi duruşmalı yapıldığından 1.100.- TL vekâlet ücretinin davacı …’dan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar Güney, Ertuğrul ve …’a verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 04/11/2014 günü oy birliği ile karar verildi.