YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6534
KARAR NO : 2014/8246
KARAR TARİHİ : 13.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/03/2014
NUMARASI : 2010/207-2014/169
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi, davalı Hazine ve P.. B.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
İstanbul İli, Pendik İlçesi, Y. Köyü (sonradan mahallesi) .parsel sayılı 37.600 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiş, Y. Köy Tüzel Kişiliği, Kartal Kadastro Mahkemesinde taşınmazların kadim mera olduğu iddiası ile dava açmış ve Kartal Kadastro Mahkemesinin 12.07.1962 gün 1961/28 esas 1992/56 karar sayılı ilâmında diğer temyize konu dava konusu olmayan Yayalar Köyü .nolu parseller ile birlikte dava konusu . sayılı parselin Y. Köyü Tüzelkişiliği kadim merası olduğundan köy merası olarak sınırlandırılmasına dair kararın kesinleşmesi sonrasında taşınmazın tapu kaydı kapatılmış, beyanlar hanesine “10.01.1995 günü 122 yevmiye numarası ile 6831 sayılı Kanun gereğince tamamının orman sınırları içinde kaldığı” şerhi verilmiştir.
Orman Yönetimi dava dilekçesi ile; Kartal Kadastro Hâkimliğinin 12/07/1962 tarih 1961/29 E. – 1962/56 karar sayılı ilâmı ile mera olarak sınırlandırılan Y. Mahallesi.parsel sayılı taşınmazın 1984 yılında 24 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından orman vasfı tesbit ile Yayalar Devlet Ormanı olarak sınırlandırıldığını iddia ederek, dava konusu taşınmazın mera kaydının iptali, müdahalenin önlenmesi ve taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi R.Ç.’ın 03/11/2011 tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen 5750 m2’lik kısmı dışında kalan 31.850 m2’lik kısmının orman olduğunun tesbitine, orman vasfıyla Hazine adına tapuda tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi, davalı Hazine ve davalı P.. B.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, mera komisyon kararının iptali, tapu kaydının iptali ve tescili niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde; 6831 sayılı Kanununa göre orman kadastrosu ve 2896 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulama çalışmaları 21.11.1985 günü ilân edilerek kesinleşmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın zeminde yol ve konut olarak kullanılan fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 5750,00 m2’lik kısmı dışında kalan 31.850 m2’lik kısmına ilişkin davanın kabulü ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki; davacı Orman Yönetimi kesinleşmiş tahdite dayalı olarak dava açtığına göre , mahkemenin istemle bağlı kalarak kesinleşen orman kadastro sınırını dikkate alıp karar vermesi gerekir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede yapılan çalışmalara ait belge ve kayıtların tümü dosya arasına alınmadığı gibi, keşfe orman bilirkişi olarak katılan Yrd. Doç. Dr. S. D.mahkemeye sunduğu 16.12.2011 havale tarihli raporunda dosya ile ilgili verilen yardımcı belgelerde (harita, hava fotoğrafları) eksiklik ve yanlışlıklar tesbit ettiğinden bir kısım belgelerin temin edilmesi halinde taşınmaza ilişkin raporunu ibraz edebileceğini bildirmesi sonrasında mahkemece istenilen belgeler tedarik edilmiş, ancak, bilirkişiye ulaşılamaması nedeniyle yeniden keşif yapılarak zeminde inceleme yapılmaksızın re’sen seçtiği orman bilirkişisine dosyayı tevdii edilerek bilirkişice düzenlenen raporu hükme dayanak almıştır. Keşfe katılmayan bilirkişinin düzenlediği rapor hükme dayanak alınamayacağı gibi kesinleşen tahdit haritasına göre fen bilirkişi ile orman bilirkişi raporlarının birbirleri ile çeliştiği görülmüştür.
Ayrıca; Hazine ile Köy Tüzel Kişiliği arasında görülüp kesinleşen, Kartal Kadastro Hâkimliğinin 1961/29 Esas, 1962/56 karar sayılı dosyasında, ham toprak vasfıyla Hazine adına tesbit edilen taşınmazın kadastro tesbitine itiraz edilmesi üzerine, taşınmazın Y.Köyü Tüzelkişiliği kadim merası olduğundan köy merası olarak sınırlandırılmasına karar verilmiş, kararın kesinleşmesi sonrasında tapu kaydı kapatılmıştır. Bahsi geçen dosyada Orman Yönetimi taraf olmadığından kesinleşen bu hükmün davacı Orman Yönetimini bağlayacağı düşünülemez.
O halde, doğru sonuca varılabilmesi için mahkemece; dava konusu taşınmazın bulunduğu yeröre daha önce yapılan 1942, 1979, 1886 ve 1992 tarihli tahdid ve aplikasyon çalışmalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneğinin ve dava konusu taşınmazın bulunduğu alanı komşuları ile birlikte gösterir kadastro paftasının dosya arasına alınmasından sonra daha önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, taşınmazın kesinleşmiş orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde haritaları ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların orman kadastrosu ve aplikasyon hattına göre konumu, orman kadastro haritasındaki sınır noktaları ile varsa aplikasyon haritasındaki sınır noktaları kadastro paftası üzerinde ayrı renkli kalemlerle çizilmek suretiyle gösterecekleri rapor düzenlemeleri sağlanmalı, taşınmazın kesinleşen orman sınırı içinde kalıp kalmadığı belirlenerek yörede yapılıp 1986 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2896 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulama çalışmalarına karşı dava açılması için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçmiş oması nedeniyle kesinleştiği hususu da dikkate alınarak oluşacak sonucu göre karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin ve böylesine bir araştırma yapılmadan yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi ile davalı Hazine ve P.. B..nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 13/10/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.