YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6391
KARAR NO : 2014/9796
KARAR TARİHİ : 25.11.2014
MAHKEMESİ : Marmaris Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/1972
NUMARASI : 1969/3-1972/3
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Ç. Köyü .. parsel sayılı taşınmaz, 25 Eylül 1340 tarih 5 sıra, 07.02.1962 tarih ve 1 sıra sayılı tapu kayıtları ve 205 tahrir nolu vergi kaydı dayanak alınarak değirmen ve kâğir ev ve avlusu vasıflı olarak ve dayanak alınan tapu kayıtları kapsamında kalmakta ise de, G.Köyü İhtiyar Heyetinin 29.12.1947 tarihli kararı ile bu parsel içindeki Değirmenin 40 m² olarak istimlakının yapıldığı ve 15.08.1962 tarihli köy muhtarlığından tasdikli senetle parsel içindeki değirmenin açık arttırma suretiyle M. Ö.’e satıldığı belirtilerek M. Ö. ve Orman Yönetimi arasında Asliye Hukuk Mahkemesinin 1967/174 Esas sırasında görülen orman tahdidine itiraz davası bulunduğu gerekçesiyle 766 sayılı Tapulama Kanunun 13. maddesi uyarınca malik hanesi ve yüzölçümü açık bırakılmak suretiyle 08.07.1969 tarihinde tesbit edilmiş ve Tapulama Mahkemesine devredilmiştir.
Tapulama Mahkemesi, 21.04.1972 gün ve 1969/3-3 sayılı kararı ile, Asliye Hukuk Mahkemesinin 1967/174 Esas 1972/30 Karar sayılı kararı ile tamamı 1717 m² olan davalı taşınmazın 800 m²’lik kısmının orman tahdidi içine alındığı, 917 m² kısmın ise içinde değirmen bulunan mahal hakkındaki komisyon kararının ipkasına karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği gerekçesiyle 451 sayılı parselin 800 m² kısmın orman rejimi içine alındığından Tapulama Kanununun 2. maddesi uyarınca tesbit dışı bırakılmasına, 917 m² yüzölçümündeki doğusu yol ve 120 OTS, batısı, kuzeyi ve güneyi Devlet ormanı ile çevrili içinde değirmen olan sahanın M. Ö. adına tesbitine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin 08.06.1972 tarihinde kesinleşmiştir.
Tavzih isteyen ve davalı M. Ö. varisi olan A.. Ö.., 13.10.2010 tarihli dilekçesi ile Tapulama Mahkemesinin karar ekindeki basit krokinin hiçbir ölçüye dayanmadığı, şekil ve miktar bakımından dava konusu .. sayılı parsele uyum sağlamadığı, teknik olarak infazının mümkün olmadığından infazı mümkün olacak şekilde kararın tavzihini istemiştir.
Mahkemece, tavzih talebinin kabulüne ve .. sayılı parsele ilişkin olarak 1963/3 Esas 1972/3 Karar sayılı kararın, 26.11.2011 tarihli fen ve orman bilirkişilerin raporuna ekli krokide C=1563,65 m² olarak gösterilen bölümünün orman tahdit içinde kalması nedeniyle tescil harici bırakılmasına, aynı krokide B=817,30 m² olarak gösterilen bölümün aynı adada en son parsel numarasından sonra yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle orman niteliğiyle Hazine adına, aynı krokide A=917,20 m² olarak gösterilen bölümün aynı ada ve parsel numarası ile davalı M.Ö. adına tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, HMK.’nun 305. maddesi uyarınca açılan kesinleşmiş mahkeme kararının icrasında tereddüt uyandırdığı savıyla istenen tavzih istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına göre, yörede 1969 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında, çekişmeli .. parsel sayılı taşınmaz, 766 sayılı Kanuna göre malik hanesi ve yüzölçümü açık bırakılmak suretiyle tesbit edilerek Tapulama Mahkemesine devredilmiş, mahkemece de, fen bilirkişi S. D. tarafından düzenlenen 19.10.1971 tarihli rapor dayanak alınarak çekişmeli taşınmazın 800 m² bölümünün orman rejimi içine alındığından tesbit harici bırakılmasına, 917 m² bölümünün ise sınırları ve içinde değirmen olduğu belirtilmek suretiyle M. Ö.adına tesciline karar verilmiş ve hüküm temyiz edilmesizin 08.06.1972 tarihinde kesinleşmiş olmasına rağmen tapu sicilinde infazı yapılmadığından halen davalı gözüktüğü anlaşılmaktadır. Davalı A.. Ö.. mirasçısı, hükme dayanak alınan fen bilirkişi raporunun basit krokiye dayandığı, teknik olarak infazının yapılamadığından infazı mümkün olacak şekilde kararın tavzihini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemece, fen bilirkişi S.D. tarafından düzenlenen krokiden şeklen yararlanılmış ise de, krokinin sabit noktalar olarak 120 OTS noktası, yol ve değirmen gibi sabit noktalar içerdiği, ayrıca 1979 yılı orman kadastro aplikasyonu ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulama tutanaklarına göre M. Ö. işgalindeki yerin 119 ve 120 nolu OTS hattının iskele yolu kenarında ve 119 OTS’den M. Ö. tarlasına girilen köşedeki büyük taşa 119/a noktası verildiği ve bu noktadan tarla orman sınırı takip edilerek tarlanın batı kenarına ve değirmenin üzerindeki yerli kayaya 2001 OTS noktası verilmek suretiyle 119/a-2001-120/a-119/a noktaları ile çevrili alanın P.I poligon numarasında 2. madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı ve yapılan işlemin hava fotoğrafına işlendiği belirtilmesine rağmen, mahkeme kararının Orman Yönetimi tarafından infaz edilip edilmediği araştırılmamış, aplikasyon ve 2. madde uygulama tutanakları ile bu işlemlerin işlendiği hava fotoğrafından yararlanılmak suretiyle M. Ö. adına tesciline karar verilen bölüme ilişkin olarak denetime elverişli rapor alınmamıştır. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
Bu nedenle; mahkemece, Tapulama Mahkemesi kararının aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğu ve bir kısımının orman olması nedeniyle tescil harici bırakılmasına karar verildiğinden, Orman Yönetimi tarafından tahdide ilişkin olarak infazının yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, varsa, infaz tutanağı ve orman kadastro haritası ile 1979 yılında yapıldığı anlaşılan aplikasyon ve 2. madde uygulama tutanakları ve haritası ile işlendiği hava fotoğrafı getirilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz başında bir fen bilirkişi ve bir orman bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak, getirtilen hava fotoğafı ve orman tahdidi ile aplikasyon ve 2. madde tutanaklarından yararlanılmak ve fen bilirkişi Sebahattin Demirsar tarafından düzenlenen 19.10.1971 tarihli raporda belirtilen 120 OTS, yol ve değirmen gibi sabit noktalar ile 1979 yılında yapılan 2. madde sınırından yararlanmak suretiyle M. Ö. adına tesciline karar verilen 917 m² bölüm, kadastro paftası, 1971 tarihli bilirkişi rapor ve krokisindeki sınırları ve sabit noktalar ayrı renkli kalemle gösterilmek suretiyle denetime elverişli ve infazı mümkün olacak şekilde düzenlenecek bilirkişi raporunda belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Orman Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/11/2014 günü oy birliği ile karar verildi.