Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/6288 E. 2014/10566 K. 16.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6288
KARAR NO : 2014/10566
KARAR TARİHİ : 16.12.2014

MAHKEMESİ : Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2013
NUMARASI : 2006/272-2013/688

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi ile müdahil G.. Ö.. vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, müdahil G.. Ö..’ün duruşma isteminin giderden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 20/07/2006 tarihli dilekçesinde özetle, sınırlarını bildirdiği … Köyü’nde bulunan iki parça taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre davacı adına tescili istemiyle dava açmış, G.. Ö.. ve O.. T.. ise, taşınmazın kendilerine ait olduğu iddiasıyla davaya katılmışlardır.
Mahkemece, müdahillerin davasının ispatlanamadığından reddine, davacının davasının kabulü ile 26/11/2013 tarihli fen bilirkişi raporunda (A1 ve A2) ile işaretli toplam 2973 m2 yüzölçümlü taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine, Orman Yönetimi ve müdahil G.. Ö.. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu ile 1987 yılında kesinleşen sınırlama dışı kalmış ormanların kadastrosu ve 2896 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
1) Müdahil G.. Ö.. vekilinin temyiz itirazları bakımından; satın almaya dayalı bir kullanım ispatlanamadığından temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Orman Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazları bakımından; uzman bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırı dışında kaldığı, 1972 tarihli memleket haritası ve 1960 tarihli hava fotoğraflarında orman sayılan yerlerden olmadığı, (A1) ve (A2) ile işaretli bölümlerde davacı yararına kazanma koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
 Şöyle ki; davacının kullanımında olan (A1), (A2), (A3) ve (A4) ile işaretli toplam 3229,23 m2 taşınmazdan 17.03.1998, 22.06.2001 tarihli zilyedlik devir senedi kapsamında olan (A1) ve (A2) bölümü hakkında davacı adına tescil hükmü kurulmuş, diğer bölümlerin senet kapsamı dışında olduğu kabul edilmiştir. Ancak; taşınmazların genel arazi kadastrosu sırasında hangi nedenle tescil harici bırakıldığı araştırılmamış, komşu 106-108 parsellere ve kuzeydeki 2/B alanında kullanım kadastrosu yolu ile oluşan komşu parsellere ait ilk kadastro tespit tutanakları, kullanım kadastrosu sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilmemiş, ziraat uzmanı bilirkişi ve yerel bilirkişiler, taşınmazların geçmişte bahçe olarak kullanılırken son yıllarda kullanılmadığını açıkladıkları halde, dava tarihinden 20 yıl önceki tarihlerdeki kullanım durumunu ve tasarruf sınırlarını göstermek üzere 1980′ li yıllara ait memleket haritaları ve hava fotoğrafları üzerinden araştırma yapılmamış, buna göre zilyedlikle kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmamış, (A3) ve (A4) bölümü ile (A1) ve (A2) bölümlerinin güneyinde sarı renkle gösterilen, ancak, numara verilmeksizin 978,38 m2 olarak ölçülen yerlerle ilgili olarak, Hazinenin 15.01.2010 tarihli dilekçe ile tescil talebi bulunduğu halde olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek, hayvan otlatmak, ağaç kesmek imar – ihya olarak kabul edilemez) ve imar – ihyanın tamamlandığı tarihten, davanın açıldığı güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülen taşınmazların, Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar ve ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritalarının incelenip taşınmazların niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun kesin olarak belirlenmesi zorunludur.
O halde; mahkemece bir fen elemanı, bir ziraat uzmanı, bir orman bilirkişi vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, tüm komşu parsellere ait kadastro tespit tutanakları, sonradan kullanım kadastrosu yolu ile oluşanların güncel tapu kayıtları, davalı olanların dava dosyaları getirtilmeli ve çekişmeli taşınmaz yönünü ne olarak gösterdikleri; arazi kadastrosunda tespit harici bırakılma sebebi araştırılmalı, en eski memleket haritaları ve hava fotoğrafları ile 1980’li yıllara ait memleket haritası ve hava fotoğrafları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler dava konusu taşınmaz ile çevresine uygulanıp, taşınmazın komşu çevre parsellerle birlikte memleket haritaları ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmesi, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazların niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, zilyedliğe konu ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı, 1987 yılına ait orman kadastro tutanaklarında ne şekilde gösterildiği belirlenmeli, ziraat uzmanından zilyedlikle kazanılacak yer olup olmadığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı, davacı adına tescile konu olamayacak Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler bakamından Hazinenin tescil talebi değerlendirilerek hali hazır niteliğiyle Hazine adına tescile karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; müdahil G.. Ö.. vekilinin temyiz itirazlarının reddine; Orman Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16.12.2014 günü oy birliğiyle karar verildi.