Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/6175 E. 2014/7375 K. 09.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6175
KARAR NO : 2014/7375
KARAR TARİHİ : 09.09.2014

MAHKEMESİ : Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/04/2014
NUMARASI : 2014/27 D.İş – 2014/27

Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından 07.02.2014 tarihli dilekçe ile özetle “…dosya arasında alınmış bir bilirkişi raporu varken, itiraz olmadan ve gerekçe gösterilmeden başka bir bilirkişinin atanarak yeniden rapor istenmesi, yeni atanan bilirkişinin davalı şirket aleyhine açılan diğer davalarda aleyhe rapor veren bilirkişi olduğu, davacı tarafın kesin süreye rağmen gider avansını yatırmadığından davanın usûlden reddinin gerektiği halde yargılamaya devam olunması, davacının isticvap edilerek ibraname altındaki imzasının sorulması gerektiği hususunun hâkim tarafından dikkate alınmadığından hâkimin tarafsızlığından şüphe duyulduğu…” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Reddedilen Hâkim .(1…..)’in, talebin reddinin gerektiği yönündeki görüşü üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin hem usulden hem esastan reddine ve ret talebinin kötüniyetle yapıldığı ve esastan reddedilmesi nedeniyle ret talebinde bulunan davalının HMK’nun 42/4. maddesi uyarınca 3.000.-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar davalı vekili Av. A.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.
Merci tarafından, davalı vekili tarafından yapılan reddi hâkim talebinin incelenmesi sonucu hem usûl hem de esas yönünden ret kararı verilerek davalı hakkında 3.000.-TL disiplin para cezası uygulanmasına karar verilmiş ise de, HMK’nun 42/4. maddesi uyarınca disiplin para cezasının reddi hâkim isteminde bulunan aleyhine uygulanabilmesi için, istemin esası hakkında ret kararı verilmesi ve ret isteminde bulunulmasında kötüniyetli olunması gerekmektedir. Reddi hâkim isteminin, usûl eksikliği yönünden reddedilmesi halinde ise, ret isteminin esasının incelenmesi mümkün olmadığı için HMK’nun 42/4. madde koşulları oluşmadığından disiplin para cezasına hükmedilebilme imkanı yoktur. Anılan yasa hükmü uyarınca belirlenen iki şartın birlikte gerçekleşmesi halinde, reddi hâkim isteminde bulunan taraf aleyhine disiplin para cezasına hükmedilebilecektir. Bu nedenle, merci tarafından reddi hâkim talebinin usûlî eksiklik nedeniyle mi yoksa talebin esası incelenerek, ret nedenlerinin bulunmadığı gerekçesiyle mi reddedildiği hüküm fıkrasında açık olarak belirtilmesi gerekirken sonuçları farklı olduğu üzere hem usûl hem esas yönünden ret kararı verilmesi nedeniyle merci kararının bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; dosya arasında taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edilmediği ve önceki raporların neden yetersiz olduğu hususunda ara karar oluşturulmadan yeni bilirkişiden rapor istenmesi nedeniyle yapılan reddi hâkim isteminde, davalı tarafın kötüniyetli bulunmadığı anlaşıldığından aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.