YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5906
KARAR NO : 2014/7308
KARAR TARİHİ : 09.09.2014
MAHKEMESİ : Gemlik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/06/2013
NUMARASI : 2011/940 – 2013/561
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 23.12.2011 tarihli dava dilekçesinde sınırları yazılı, Osmaniye Mahallesinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, 3402 sayılı Kanunun 14.-17. maddelerinde yazılı şartların gerçekleştiğini bildirerek, Medenî Kanunun 713. maddesine göre davacı adına tescilini istemiş, Hazine de cevap dilekçesi ile tescil talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 11.12.2012 tarihli krokide (A) harfi ile işaretli 3245 m2 taşınmazın davacı adına; (B) harfi ile işaretli 2383 m2 taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Medenî Kanunun 713. maddesine göre açılan tescil davasıdır.
Yörede, 1948 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastro çalışması ile 1987 yılında 3302 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
Orman kadastrosu, arazi kadastrosu 1968 yılında kesinleşmiş, çekişmeli taşınmaz orman olarak tespit harici bırakılmıştır.
Mahkemece yazılı şekilde karar verilmişse de; dairenin 27/05/2014 günlü geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen belgelerden, yörede 2014 yılında kadastro çalışması yapıldığı ve çekişmeli taşınmazların bulunduğu yere 414 ada 2 parsel numarası verilerek tutanak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda eldeki davanın varlığının kadastro tesbitinin kesinleşmesini önleyeceği, davanın kadastro tesbitine itiraza dönüşeceği ve genel mahkemelerin görevinin sona ereceği (3402 sayılı Kanun md.5-10,25, 26,27) gözetilerek mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddine ve dava dosyasının kadastro mahkemesine aktarılmasına karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 09/09/2014 günü oy birliği ile karar verildi.