YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5027
KARAR NO : 2014/8334
KARAR TARİHİ : 14.10.2014
MAHKEMESİ : Kaş Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2013
NUMARASI : 2008/525-2013/297
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı 05.12.2008 tarihli dava dilekçesiyle özetle; Y. Ü. Köyünde yapılan kadastro sırasında . ada . parsel sayılı taşınmazın 3445 m2 yüzölçümüyle kendi adına tespit edildiği ancak gerçekte 10 dönüm olduğu, aradaki farkın sınırdaki orman parseli içinde bırakıldığı iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, keşif giderlerinin kesin süre içinde yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine, .sayılı parselin olağan kadastro işlemleri tamamlanmak üzere tapu müdürlüğüne devrine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tesbitine ( orman kadastrosuna) itiraz niteliğindedir.
Mahkemece, keşif gideri yatırılması için verilen kesin süre içinde gider yatırılmadığı gerekçesiyle karar verilmişse de, davacı vekili Av.ın hazır bulunduğu 16.08.2013 günlü oturumda, 23.10.2013 günü yapılması kararlaştırılan keşif için 3 gün öncesine kadar masraf yatırılması öngörülmüş, ancak davacı vekili 24.10.2013 günlü dilekçesiyle vekillikten istifa etmiş ve bu durum davacı asile 04.12.2013 günü tebliğ edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 36. maddesi gereğince böyle bir durumda davanın reddine karar verilebilmesi için öncelikle taraf koşulunun oluşturulması ve tüm deliller toplanarak dosyanın keşfe hazır hale getirilmesi, ondan sonra mahkemece belirlenecek keşif giderinin makul süre içinde depo edilmesi hususunun ilgiliye yöntemine uygun şekilde bildirilmesi gerekir.
Somut olayda; davacı, kendisine ait .sayılı parselin sınırında bulunan ve orman alanı içinde kalan yere dava açtığı halde, mahkemece bu orman parselinin ada parsel numarası tespit edilmemiş, tutanak düzenlenip düzenlenmediği, kesinleşip tapu kaydı oluşup oluşmadığı araştırılmamış, ormanların mülkiyeti Hazineye ait olduğu halde davada Orman Yönetimi yanında Hazinenin de zorunlu dava arkadaşı olması nedeniyle Hazineye husumet yöneltilmemiştir. Bu durumda, taraf koşulunun oluşturulduğundan ve dosyanın keşfe hazır hale getirildiğinden söz edilemez. O halde öncelikle, Hazine davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, bu şekilde taraf koşulu yerine getirildikten sonra yukarıda açıklanan araştırmalar yapılmalı, tarafların göstereceği tüm deliller de toplandıktan sonra keşif giderlerinin yatırılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14.10.2014 günü oy birliği ile karar verildi.