Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/3308 E. 2014/9805 K. 25.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3308
KARAR NO : 2014/9805
KARAR TARİHİ : 25.11.2014

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında Taşlıca Köyü, Koçar Mevkii, 259 ada 13 parsel sayılı 3507,11 m² yüzölçümündeki taşınmaz, zeytinlik niteliğiyle, aynı ada 12 parselle bir bütün olarak, atalarından intikalen …ve … zilyetliğindeyken, taksim ettikleri 13 sayılı parselin…e düştüğü ve halen onun zilyetliğinde olduğu, ancak 1. derece arkeolojik sit alanı içinde kaldığından söz edilerek Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı … Yönetimi, taşınmazın orman kadastro sınırları içinde kaldığını iddia ederek, tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ilişkin verilen karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.10.2012 gün ve 2011/10093-11097 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “…çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastro sınırları dışında bırakıldığı, eğimsiz düz yapıda olduğu, içinde 100 yaşında 11 adet zeytin ağacı, 4 adet antep fıstığı ağacı ve bazı maki elamanları bulunan kayalık yapıda yer olduğu, son 15 – 20 yıldır tarımda kullanılmadığı eski ve yeni tarihli haritalarda orman olarak nitelendirilmediği, orman içi açıklığı olmadığı belirlenmiş, ancak çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı istemiyle dava açıldığı, çekişmeli parselin kesinleşmiş orman sınırları dışında kalsa bile, eylemli orman alanı olduğu ve 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 7 ve devamı maddeleri gereğince orman olarak sınırlandırılacak yerlerden olduğu iddia edilmediğinden, dava ile bağlı kalınarak, kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı anlaşılan parsele ilişkin davanın reddine ve tesbit gibi tapuya tesciline verilmesi …” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı … Yönetiminin davasının reddine, dava konusu taşınmazın tesbit gibi Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili tarafından niteliğe ilişkin temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında yapılıp 11.10.1968 tarihinde ilân edilen ve 11.01.1969 tarihinde kesinleşen orman tahditi, 1981 yılında yapılıp 13.05.1982 tarihinde ilân edilerek itirazsız yerlerde 13.05.1983, itirazlı yerlerde ise 30.07.1982 tarihinde ilân edilip, 30.07.1983 tarihinde kesinleşmiş, sınırlandırması yapılan ormanların aplikasyonu, orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun, 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1991 yılında 3302 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması mevcuttur.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25/11/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.