Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/2155 E. 2014/3970 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2155
KARAR NO : 2014/3970
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

MAHKEMESİ : Antalya Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2013
NUMARASI : 2010/1134 – 2013/51

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

A… İlçesi, M….Köyü ……. parsel sayılı 3000 m² yüzölçümlü ve davacılar murisi Halil A….adına tapu sicilinde kayıtlı olan taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek -4. maddesine göre, Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerde fiilî kullanım durumunu belirlemek için yapılan güncelleme kadastro çalışması sırasında sınır ve yüzölçüme ilişkin fennî hata yönüyle yapılan düzeltme işlemi 15/07/2010 – 13/08/2010 tarihleri arasında ilân edilmiştir.
Davacılar vekili, 10.08.2010 havale tarihli dava dilekçesi ile; 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek- 4. maddesine göre yapılan kadastro çalışmasında … ilâ ….. nolu OTS noktalarının haritadaki yerlerinin değiştirildiğinden, dava konusu taşınmazın mülkiyet durumunun etkilendiği iddiasıyla sınır ve yüzölçüme ilişkin fenni hata yönüyle yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu 702 sayılı parsele ilişkin olarak P II, 2/B Blok parselindeki düzeltme işleminin iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek.- 4 maddesi gereğince yapılan güncelleme kadastro çalışması sonucu yapılan fenni hataların düzeltilmesine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu; daha sonra 24.03.1976 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması, 1987 yılında yapılıp, 04.06.1987 tarihinde ilân edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır.
Mahkemece, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen ek madde 4 uyarınca kadastro veya orman haritalarında düzeltmeyi gerektiren tutanak, pafta ve zemin uyumsuzluğunun tespiti halinde, tespit edilen uyumsuzluğun teknik mevzuata uygun hale getirilmesi işlemi sonucu davalı taşınmaza ilişkin olarak düzeltilen orman sınır hattının iptaline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; dava konusu taşınmaz ve çevresindeki diğer taşınmazlara ilişkin olarak aynı orman sınır hattı veya diğer orman sınır hatlarına ilişkin olarak aynı mahiyette davalar açıldığı, aynı orman kadastro hattındaki düzeltme işlemine ilişkin olarak biri hakkında verilecek kararın diğerlerini de etkileyecek olduğu halde, davaların birleştirilmesi veya tüm taşınmazları birlikte olarak gösterir şekilde bilirkişilere rapor ve kroki düzenlettirilmemiş, tüm orman kadastro ve aplikasyon sınırları ile düzeltme sınırı, aynı köyün tamamı ve dava açılan tüm taşınmazları birlikte gösterir şekilde uygulanmamış, ayrıca eski tarihli memleket haritası üzerinde gösterilmemiştir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
Bu nedenle, öncelikle, eski tarihli memleket haritası, kesinleşmiş orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin tahdit tutanak ve haritaları bulundukları yerden getirtilmeli, dava konusu taşınmazın bulunduğu M…Köyünde aynı iddia ile açılan davalar belirlenmeli, belirlenen tüm davaların birleştirilip birleştirilmeyeceği değerlendirilmeli, birleştirilmemesi halinde aralarından bir dosya pilot dosya seçilmeli ve bu seçilen pilot dosya üzerinden, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Çevre ve Orman Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36. maddesinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, düzeltme işlemi yapılan ve dava açılan orman sınır noktaları ile değişik açı ve uzaklıklardaki en az 13-14 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita ve eski tarihli memleket haritası üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda anılan yönetmelik ve teknik izahnamede yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği ile aplikasyon veya 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen ek madde 4 uyarınca yapılan düzeltme işlemi ile kesinleşmiş orman kadastrosunun değiştirilemeyeceği nazara alınarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/04/2014 günü oy birliği ile karar verildi.