Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/1927 E. 2014/3836 K. 31.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1927
KARAR NO : 2014/3836
KARAR TARİHİ : 31.03.2014

MAHKEMESİ : Serik 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/12/2011
NUMARASI : 2010/440-2011/792

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili kadastro mahkemesinin 1989/46-1991/14 sayılı kararına dayanarak .. Mahallesi, .. Mevkiinde bulunan 347 ada 7, 349 ada 20, 350 ada 3, 351 ada 10 ve 356 ada 4 parseller üzerine 04/06/2010 tarih 5512 yevmiye ile 6831 sayılı Kanun gereği 2/B şerhi konulduğunu bildirerek şerhinin terki talebiyle dava açmıştır.
Çekişmeli … Mahallesi 356 ada 4 parsel sayılı taşınmaz, 883 m² yüzölçümü ile 1/2 hisseli olarak F.. A… ve davacı D.. K..; 350 ada 3, 351 ada 10, 347 ada 7 ve 349 ada 20 parseller sayılı sırasıyla 530, 562, 754 ve 349 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, davacı D.. K.. adına tapuda kayıtlı olup taşınmazların beyanlar hanesinde 2/B madde uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu şerh verilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde en son 2010 yılında yapılıp kesinleşen 2/B aplikasyon çalışmaları sonucunda dava konusu taşınmazların orman vasfını yitirdiğinden bahisle, 2/B vasfında bulunduğu belirtilerek tapuya 03/06/2010 tarihinde 2/B vasfında olduğunun şerh edildiği, öncesi orman ve sonrasında 2/B vasfına ayrılan taşınmazların tapu kaydına konulan şerhin iptalinin mümkün olmadığı, her ne kadar davacı tarafından Serik Kadastro Mahkemesinin 1989/46 Esas ve 1991/14 Karar sayılı kesinleşmiş ilâmında dava konusu taşınmazların 2/B vasfında olmadığı, bu nedenle taraflar açısından kesin hüküm teşkil ettiği iddiasında bulunulmuş ise de sözkonusu kararda da dava konusu taşınmazların 2/B vasfında olduğunun açığa kavuştuğu, sadece davada dava konusu taşınmazlara yönelik 2/B iddiası ile açılan bir dava olmadığından davanın kabulüne karar verildiği, bu nedenle derdest dava dosyası açısından kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B şerhinin iptali istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 1947 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman tahdidi ile 16.9.1989 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dairenin iade kararı ile getirtilen tapu kayıtlarından çekişmeli taşınmazlar üzerine 04/06/2010 tarihinde konulan 2/B şerhinin 04/09/2012 tarihinde terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Karar tarihinden sonra 26/04/2012 tarih ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe giren 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun”un 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde, tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edileceği ve tapu kütüklerindeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescillerinin aynen devam edeceğinin; keza, özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya
bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerli kabul edileceğinin; yine, aynı Kanunun “Tasarrufa geçme” başlıklı 3. maddesinin ikinci fıkrasında, 2/B alanlarında bulunan taşınmazların tapu kütüklerinde 6831 sayılı Kanunun 2. maddesi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (B) bendine göre orman sınırları dışına çıkartıldığı yönünde yer alan belirtmelerin, ilgisine göre Orman Genel Müdürlüğünün veya Maliye Bakanlığının ya da idarenin talebi üzerine tapu idarelerince terkin edileceğinin öngörülmüş bulunmasına ve yargılama sırasında, tapu kütüğündeki 2/B belirtmesi de 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca terkin edilmiş olduğuna göre, bu terkinle dava konusuz kalacağından karar verilmesine yer olmadığına, şeklinde karar verilmesi ve 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca sonuçlandırılan davada, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılması ve taraflar leh ve aleyhine vekâlet ücreti takdir edilmemesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 31/03/2014 günü oy birliği ile karar verildi.