Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/1713 E. 2014/9769 K. 25.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1713
KARAR NO : 2014/9769
KARAR TARİHİ : 25.11.2014

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz, tapu kaydında yüzölçüm düzeltilmesi ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan…ile davalılar Orman Yönetimi ve Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Bozkurt İlçesi, Merkez 36 ada 1 parsel sayılı 2800 m2, 33 ada 75 parsel sayılı 5388 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, arsa niteliği ile 33 ada 1 parsel sayılı kök taşınmaza uygulanan Temmuz 1987 tarih ve 1 numaralı tapu kaydından ifrazen oluşan tapu kayıtlarında S.S.Bozkurt Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ve Hazineye ait olduğu, ancak; asliye hukuk mahkemesinde davalı bulunduğu belirtilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir.
Bozkurt Asliye Hukuk Mahkemesinin 1984/206 sayılı dosyasında 01.10.1984 tarihinde …tarafından Orman Yönetimi, Hazine, …ve arkadaşları, … aleyhine açılan tapu kaydında yüzölçüm artırılması davası; 1986/58 sayılı dosyasında 12.11.1986 tarihinde … tarafından Hazine aleyhine açılan tapu iptali davası; 1987/2 sayılı dosyasında … ve arkadaşları tarafından 09.01.1987 tarihinde Hazine aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davası; 1988/55 sayılı dosyasında 21.06.1988 tarihinde … ve arkadaşları tarafından Hazine ve S.S.Bozkurt Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi aleyhine açılan tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davaları, 1988 yılında yörede arazi kadastro çalışması başlaması nedeniyle görevsizlik kararı verilerek kadastro mahkemesine devredilmiş; kadastro mahkemesince, dosyalar birleştirilmeden önce davanın kısmen kabulüne dair verilen kararlar tarafların temyizi üzerine Yargıtay 16. ve 20. Hukuk Dairelerince “öncelikle davacıların tapularının uygulanıp miktarı ile geçerli kabul edilerek hangi parselleri kapsadığı belirlenip, bu parsellerin dava konusu olduğunun kabul edilmesi ve irtibat nedeniyle birleştirilip davaların birlikte görülmesi, davalı olmayan parsellerin ise, malik hanelerinin doldurulması için Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesi” gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra ayrı ayrı açılan dava dosyaları birleştirilmiş, mahkemece 33 ada 75 ve 36 ada 1 sayılı parseller hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 29.04.2004 tarihli fen bilirkişi raporunda 33 ada 75 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 19 m2 bölümü ile sonradan oluşturulan yolun tarla olarak gerçek kişiler adlarına tesciline, bu kısma yönelik Mart 1977 tarih ve 4 numaralı Hazine tapusunun iptaline, (B) harfi ile gösterilen 919 m2 işaretli tarlanın ve bitişikteki yolun Sabri Çevirgen ve arkadaşları adlarına tesciline, geri kalan 4290 m2 bölümün tarla niteliği ile 33 ada 75 sayılı parsel olarak Hazine adına tesciline, 36 ada 1 sayılı parselde (C) harfi ile gösterilen 460 m2 bölümünün tarla olarak Ümmiye Aslan ve arkadaşları adlarına tesciline, bu bölüme yönelik Hazineye ait Mart 1977/4 numaralı tapunun iptaline, (F) harfi ile gösterilen 1900 m2 bölümünün tarla niteliği ve 36 ada 1
sayılı parsel olarak S.S. Bozkurt Küçük Sanayi Sitesi Yapı adına tesciline, 33 ada 1, 8, 9, 55, 56 ve 76, 34 ada 1, 35 ada 1 numaralı parsellerin davalı olmamaları sebebiyle 3402 sayılı Kanunun 7. maddesine göre kadastro müdürlüğüne iadesine karar verilmiş, hüküm davacı Sabri Çevirgen ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/02/2006 tarih ve 13706 – 1592 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [1) Önceki bozma kararlarında davacıların tapusunun miktarı ile geçerli olduğu açıklanmış olup, davacı Sabri Çevirgen’in talebi tapunun daha fazla yeri kapsadığı iddiasına ilişkin olmakla ve tapu miktarı kadar yerin de davacıya verildiği anlaşılmakla temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
2) Davalı Hazinenin temyiz itirazlarına gelince;
Davacılar Haziran 1938 tarih 36 numaralı sicilden gelen 2 evlek yüzölçümlü Kasım 1975 tarih ve 2, Aralık 1975 tarih ve 3 sayılı tapu kayıtlarına dayalı olarak, Hazine adına sonradan idari yolla oluşturulan Mart 1977 tarih ve 4 sayılı tapu kaydının iptalini ve ayrıca, dayandıkları tapu kayıtlarının yüzölçümünün düzeltilmesini talep etmektedir.
Dava konusu taşınmazların malik hanesi açık bırakılıp 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca kadastro mahkemesine devredildiğine göre, taşınmazların orman sayılan yer olup olmadığının tam olarak belirlenmesi gerekir. Bu hususta alınan uzman orman bilirkişi raporu, memleket haritası ve kadastro paftası ölçekleri denkleştirilip gösterilmediğinden yeterli değildir.
Bu nedenle; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli, orman sayılan yerlerden ise, davacıların dayanak tapu kayıtlarının hukuki kıymetini yitireceği kabul edilmeli, orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde, davalı Hazine adına ihdasen oluştuğu belirlenen Mart 1977 tarih ve 4 numaralı tapu kaydının krokisi, davacıların dayandıkları tapu kayıtları ilk oluşumundan itibaren getirtilip, komşu 33 ada 2, 3, 4 ve 5 sayılı parsellerin de dayanak tapu kayıtları getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık beyanlarından faydalanılarak duraksamaya yer vermeyecek biçimde zemine uygulanmalıdır.
Ayrıca, 33 ada 75 parselde davacı adına tesciline karar verilen mavi taralı (A) harfi ile gösterilen 919 m2; turuncu taralı (B) harfi ile gösterilen 919 m2; 36 ada 1sayılı parselde yeşil taralı (C) harfi ile gösterilen 460 m2 bölümlerinin kısmen yol içinde kaldığı ve bu bölümler hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş olması nedeni ile kadastro mahkemesinin görevli olmadığı, asliye hukuk mahkemesi görevli olduğu hususunun gözardı edilmiş olması ve malik hanesi açık olarak devredilen parsellerin tamamı hakkında sicil oluşturulması gerekirken, 36 ada 1 parselin (H) harfi ile gösterilen 685 m2 bölümü hakkında hiç hüküm kurulmamış olması da usûl ve kanuna aykırıdır.] şeklindedir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, çekişmeli 33 ada 75 ve 36 ada 1 parsel sayılı taşınmazların dışında kalan ve Fen bilirkişisi … tarafından düzenlenen 24.07.2011 tarihli krokili raporda gri renkli (A2) ile gösterilen 78 m2, turuncu renkli (B) harfi ile gösterilen 739 m2, kırmızı renkli (C1) ile gösterilen 185.50 m2 bölümler hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediğinden mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın görevli Bozkurt Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Davacılar … ve … tarafından açılan davanın kabulü ile,
33 ada 75 nolu parselde 24.07.2011 tarihli krokili raporda gri renkli (A) harfi ile gösterilen 841 m2 kısmının tamamı 12 pay kabul edilerek,
4 payın … ve …oğlu, 1332 doğumlu …
4 payın … ve …kızı, 1336 doğumlu …
1 payın … kızı, … eşi, 1340 doğumlu …,
1 payın … ve …kızı, 1947 doğumlu …,
1 payın … ve …oğlu, 1948 doğumlu …,
1 payın … ve …oğlu, 1957 doğumlu … adına tesciline, bu kısma ilişkin 09.03.1977 tarih ve 4 nolu Hazine tapusunun iptaline ve davalılar Hazine ve S.S. Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifinin müdahalesinin men’ine,
Davacı …’in davasının kabulü ile,
24.07.2011 tarihli krokili raporda 33 ada 75 nolu parselde turuncu renkli (B2) ile gösterilen 180 m2 kısmının tamamı 192 pay kabul edilerek,
152 payın … oğlu, 1934 doğumlu …
2 payın … oğlu, 1938 doğumlu …
2 payın … oğlu, 1933 doğumlu …
1 payın … eşi, 1318 doğumlu, …
3 payın … kızı, 1338 doğumlu, …
8 payın … kızı, … eşi, 1325 doğumlu, …
8 payın … oğlu, 1329 doğumlu…,
8 payın … oğlu, 1332 doğumlu …
8 payın … kızı, 1333 doğumlu … adına ayrı tesciline, bu kısma ilişkin 09.03.1977 tarih ve 4 nolu Hazine tapusunun iptaline,
Parselin geriye kalan 4290 m2 kısmının tarla niteliği 33 ada 75 sayılı parsel olarak Hazine adına tesciline,
Davacılar …, … ….ve … tarafından açılan davanın kabulü ile,
24.07.2011 tarihli krokili raporda 36 ada 1 nolu parselin kırmızı renkli (C) harfi ile gösterilen 274.50 m2 kısmının tamamı 64 pay kabul edilerek,
16 payın … kızı, 1331 doğumlu …,
16 payın … oğlu, 1938 doğumlu …
16 payın … oğlu, 1947 doğumlu …
4 payın … kızı, 1930 doğumlu …
3 payın … kızı, 1955 doğumlu, …
3 payın … kızı, 1959 doğumlu, …
3 payın … oğlu, 1964 doğumlu, …,
3 payın … kızı, 1951 doğumlu, …(…) ..adına tesciline, bu kısma ilişkin 09.03.1977 tarih ve 4 nolu Hazine tapusunun iptaline, geriye kalan (D1) ile gösterilen 1900 m2 ve (D2) ile gösterilen 685 m2 olmak üzere toplam 2585 m2 kısmının tarla niteliği ile 36 ada 1 nolu parsel olarak S.S.Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi adına tesciline, bu kısmın beyanlar hanesindeki 10.01.1992 tarih ve 2 yevmiye nolu 351.400.000.- TL ipoteğin aynen muhafazasına,
Karar verilmiş; hüküm, davacılardan … ile davalılar Orman Yönetimi ve Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz ile tapu kaydında yüzölçüm düzeltilmesi ve elatmanın önlenmesi niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, dava tarihinden sonra 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılan ve dava nedeniyle kesinleşmeyen orman kadastrosu bulunmaktadır. Davalı taşınmazlar bu çalışmada orman sınırı dışında bırakılmıştır.
Hükmüne uyulan bozma kararına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi kurulu tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmaya göre; çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu, 33 ada 75 parselde (A) ve (B2), 36 ada 1 parselde (C) ile işaretli taşınmaz bölümlerinin davacıların dayandığı tapu kaydı kapsamında; 33 ada 75 sayılı parselin 4290 m2 ve 36 ada 1 sayılı parselin (D1) ve (D2) ile bölümlerinin ise davacılar tapusunun miktar fazlası ve aynı zamanda Hazine adına idari yoldan oluşan tapu ile o tapudan ifrazen S.S.Küçük Sanayi Sitesi adına oluşturulan tapu kayıtları kapsamında kaldığı saptanarak malikleri adına tesciline; tutanak düzenlenmeyen yol bölümleri hakkında görevsizliğe karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, hükme yöneltilen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacılardan … ile davalı … Yönetimine ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 25/11/2014 günü oy birliğiyle karar verildi.