Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/170 E. 2014/1841 K. 13.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/170
KARAR NO : 2014/1841
KARAR TARİHİ : 13.02.2014

MAHKEMESİ : Kadirli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2011/43-2012/352

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ile bir kısım davalı gerçek kişiler vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 1990 yılında yapılıp 1992 yılında ilân edilen arazi kadastrosu sırasında .. M.. Mahallesi 767 ada 42 parsel sayılı 3197,90 m² yüzölçümündeki taşınmaz ile 767 ada 43 parsel sayılı 1538,72 m² yüzölçümündeki taşınmazlar Nisan 1959 gün 10 sıra nolu tapu kaydına istinaden tarla niteliğiyle davalılar adlarına tesbit ve tescil edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazların evveliyatı itibariyle orman sayılan yer olması sebebiyle orman sınırları içine alındığını belirterek çekişmeli taşınmazın orman sayılan yer olduğu iddiasıyla taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, Osmaniye İli, Kadirli İlçesi, .. M.. Mahallesi, 767 ada 42 parsel sayılı taşınmaza açılan davanın reddine; Osmaniye İli, Kadirli İlçesi, .. M… Mahallesi, 767 ada 43 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın kabulü ile 767 ada 43 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptal olunarak orman vasfiyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm, bir kısım davalı gerçek kişiler vekili tarafından 767 ada 43 parsele yönelik; davacı Orman Yönetimi tarafından ise 767 ada 42 parsele yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman savına dayalı tapu iptal ve tescile ilişkindir.
Mahkemece, Orman Yönetiminin 767 ada 43 parsele yönelik davasının kabulü ile taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfiyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 767 ada 42 parsele yönelik ise davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; 79 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından düzenlenen 07/09/1994 tarihli işe başlama tutanağında taşınmazların bulunduğu yerde evvelce 5 nolu Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 1 nolu Orman Kadastro Ekibi tarafından orman kadastro ve 2. maddesi uygulamaları yapılarak 31/01/1980 tarihinde askı suretiyle ilân edildiği ve ekip kararlarına karşı itirazlar olduğu, itirazlarında 79 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından incelendiği anlaşıldığından 31/01/1980 tarihinde ilân edilen orman kadastro ve 26. maddesi uygulamalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme, sonuçlandırma ve sonuçların ilânına dair askı ilân tutanağı ile orman kadastro ve 2. madde uygulamasını da gösterir tahdit haritası örneği dosyaya getirtilerek, yine dava konusu taşınmazın bulunduğu yer ile ilgili itiraz olup olmadığı ilgili orman kadastrosu komisyonu dosyasından incelenerek belirlenmesi, itiraz varsa, bu itiraza ilişkin karar verilip verilmediği ve varsa tebliği araştırılması gerekirken mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmamıştır. Kadirli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/430 E. – 2012/254 K. sayılı dosyasında Orman Yönetiminin, yörede 79 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 1996 yılında yapılan orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulamalarının 894,77 hektarlık alana ilişkin mükerrer kadastro niteliğinde olduğunu belirterek iptali istemiyle hasımsız olarak açtığı dava dosyası getirtilerek kesinleşip kesinleşmediği iptal kararının dava konusu edilen taşınmazları kapsayıp kapsamadığı hususları araştırılmamıştır. Bu haliyle yörede 1980 yılında yapılıp ilân edilen orman kadastrosuna göre taşınmazların ne gibi işleme tabi tutulduğu dosyadan anlaşılamamaktadır.
Orman tahdidinin kesinleştiği yerlerde bir yerin orman olup olmadığı ve hukukî niteliği orman tahdit tutanak ve haritalarının uygulanması ile belirlenir. O halde; öncelikle, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1980 yılında yapılıp ilân edildiği belirtilen orman tahdidi ve 2. madde uygulamalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları çekişmeli taşınmazların bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örnekleri getirtilmeli, dava konusu taşınmazların bulunduğu yer ile ilgili itiraz olup olmadığı ilgili orman kadastrosu komisyonu dosyasından incelenerek belirlenmeli, itiraz varsa, bu itiraza ilişkin karar verilip verilmediği ve varsa tebliği araştırılmalı,1980 yılında yapılan orman tahdidinin 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre kesinleşmiş bir tahdit olup olmadığı belirlenmeli, bunun dışında 1994 yılında yapılıp ilân edilen ancak mükerrer kadastro olduğundan bahisle yok hükmünde sayılmasına karar verildiği belirtilen orman tahdidi ve 2. madde uygulamalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile çekişmeli taşınmazların bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örnekleri bulundukları yerden getirtildikten sonra mahkemece, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, kesinleşmiş tahdit haritası, orman rejimi dışına çıkarma haritası ve kadastro paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazların ilk tahdit haritası ve orman rejimi dışına çıkarma haritasındaki konumu duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmeli, Kadirli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/430 E.- 2012/254 K. sayılı dosyası getirtilerek kesinleşip kesinleşmediği belirlenerek dava konusu taşınmazlar ile ilişkisi tesbit edilip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Kabule göre ise, karar tarihinden önce 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16 ve 17. maddeleri ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A ve geçici 11. maddeleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderlerine ve avukatlık ücretine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi de usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi ile bir kısım davalı gerçek kişiler vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.