Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2014/1162 E. 2014/2816 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1162
KARAR NO : 2014/2816
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2008
NUMARASI : 2007/51-2008/91

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı İ.. A.. vekili ve davalılardan Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği K… Merkez Köyü, C.. Mevkiinde 234, 837 ve 231 parsel sayılı taşınmazların güneyinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kesinleşen arazi kadastrosu sırasında tesbit harici bırakıldığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliğinin yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine, dava konusu taşınmazın Hazine adına, Orman Yönetimi de orman vasfıyla Hazine adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tapuya tescilli olduğu gerekçesiyle davanın reddine, davalı Hazinenin tescil talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı İ.. A.. vekili ve davalılardan Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapuya tescili olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, ulaşılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
Şöyle ki; davacı dava dilekçesinde; dava konusu yerin 231, 234 ve 837 numaralı parsellerin güneyini boydan boya çevreleyen ve ötesinde taşlık ve çalılık olarak tescil harici bırakılan yere dava açtığını belirtiği, ayrıca, dava konusu taşınmazın keşifte davacıya sorulup yer gösterme yapılmadığı, bunlara karşın hükme dayanak alınan fen bilirkişi raporuna ekli krokide dava konusu taşınmazın 234 parselin içinde kaldığının tesbit edildiğin bildirildiği görülmekle, mahkemece, keşfin doğru yerde yapılıp yapılmadığı hususunda tereddüt hasıl olmuştur. Bu nedenle; davacı kişinin yeniden yapılacak keşfe katılımı sağlanarak, dava konusu edilen taşınmazın tereddüte yol açmayacak şekilde belirlenmesi ve bu taşınmaz hakkında bilirkişilerden rapor alınıp sonuca göre hüküm tesisisi için yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişi vekili ve davalı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/03/2014 günü oy birliği ile karar verildi.