YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1092
KARAR NO : 2014/3911
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
MAHKEMESİ : Hizan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/04/2013
NUMARASI : 2010/52-2013/91
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı A.. D.. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında H.. M.. Köyü ….. ada 1 parsel sayılı 20640,09 m² yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı gerçek kişi dava dilekçesi ile; Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yol yapım çalışması sırasında kendisine ait olan meyve ağaçlarını kestiği iddiasıyla zararının tazmini istemiyle dava açmış, 06/04/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile, …. ada 1 nolu orman parselinin kısmen kendi adına tescili istemiyle davayı tümden ıslah etmiştir.
Mahkemece, davacının zilyetliğe dayandığı, orman kadastrosu kesinleştikten sonra 10 yıllık hak düşürücü süre içinde, ancak, tapu kaydına dayalı dava açılabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı A.. D.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
Anayasa Mahkemesi tarafından 22.05.2013 tarih, 2012/108 esas, 2013/64 karar sayılı ilâm ile 31.08.1956 günlü 6831 sayılı Orman Kanunu’nun, 05.11.2003 günlü, 4999 sayılı Orman Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 6. maddesiyle değiştirilen 11. maddesinin birinci fıkrasının “Bu müddet içinde itiraz olmaz ise komisyon kararları kesinleşir. Bu süre hak düşürücü süredir.” biçimindeki üçüncü ve dördüncü cümlelerinin Anayasa’nın 13, 35 ve 36. maddelerine aykırı görülerek iptallerine karar verilmiştir. Karar 12.07.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmış, yayımdan itibaren 6 ay sonra yürürlüğe gireceği düzenlenmiş olup, 13.01.2014 günü itibariyle yürürlüğe girmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve mahkemenin red kararından sonra 26.2.2014 tarihli ve 6527 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” 1.3.2014 tarih ve 28928 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve 6527 sayılı Kanunla, 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 11. maddesinin somut davayı ilgilendiren birinci fıkrası, “Orman kadastro komisyonlarınca alınan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar askı suretiyle otuz gün süre ile ilân edilir. Bu ilân ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmündedir. Tutanak ve haritalara karşı itirazı olanlar; askı tarihinden itibaren otuz gün içinde kadastro mahkemelerinde, kadastro mahkemesi olmayan yerlerde kadastro davalarına bakmakla görevli mahkemelerde dava açabilirler. İlân süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kararlara ilişkin düzenlenen tutanak ve haritalar kesinleşir. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra,
kadastrodan önceki hukukî sebeplere dayanarak Hazine hariç itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” şeklinde değiştirilmiştir.
Getirilen bu yeni düzenlemeye göre, tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık süre içerisinde tapuya dayalı olsun veya olmasın kadastrodan önceki sebeplere dayalı olarak dava açılabilecektir.
Eldeki dava, 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanununun 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sonucu orman olarak tescil edilen taşınmaza karşı on yıllık süre içerisinde açılmış olup, kanundaki değişikliğin derdest davalarda da uygulanması gerektiğinden tapu kaydı koşulu aranmaksızın işin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesinin temini için temyiz isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle; davacı gerçek kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 01/04/2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.